
|
Türkiye Gemi İnşa Sanayicileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kıran: "Türk Yat İnşa Sanayine İlginin Artarak Devam Edeceğini Öngörüyoruz"![]()
Türkiye’nin yat inşa sanayiinde, dünyada marka haline gelmiş yat üreticilerin olduğu bir ülke olarak öne çıktığını söyleyen Türkiye Gemi İnşa Sanayicileri Birliği Başkanı Murat Kıran, “Türk yat inşa sanayine olan ilginin artarak devam edeceğini öngörmekteyiz” diyor… Türkiye Gemi İnşa Sanayicileri Birliği (GİSBİR), sanayici kimliğine sahip tersaneci müteşebbisler tarafından, 1971 yılında Türk gemi inşa sanayini milli ve uluslararası platformlarda temsil etmek amacıyla kurulmuş bir birlik. 40 yılı aşkın geçmişiyle Türkiye’nin en eski sivil toplum kuruluşlarından biri olan GİSBİR, üstlenmiş olduğu misyonla milli gemi inşa sanayimizi geliştirmek, tersanelerimizin dünya pazarlarında üst sıralarda yerini almasına yardımcı olmak, tersanelerin müşterek sorunlarını ilgili merciler ile görüşmeler gerçekleştirerek çözüme ulaştırılmasını sağlamak, kamuoyunu bilgilendirmek, ulusal ve uluslararası kuruluşlarda, forumlarda ve diğer platformlarda Türk Gemi İnşa Sanayini temsil etmek ve sözcüsü olmak gibi görevleri yerine getiriyor. 2011 yılı Ekim ayından bu yana GİSBİR’in Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı sürdüren Murat Kıran, yönetim kurulu olarak göreve geldikleri tarihten bu yana, GİSBİR’i gücüyle orantılı bir sivil toplum kuruluşu haline getirme yolunda önemli adımlar attıklarını söylüyor. Murat Kıran, kendi görev süresinde GİSBİR’de yapılan çalışmaları şu sözlerle özetliyor: “Tersaneler için önemli bir problem sahası oluşturan muvazaa sorununun çözümüne ilişkin önerilerimiz Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na müteaddit defalar sunulmuştur. Konuya ilişkin yasal Bakanlık düzenlemesi devam etmekte olup, süreç içerisinde GİSBİR Hukuk Müşaviri koordinesinde davalara müdahil olunmuş ve bugüne kadar neticelenen davalar kazanılmıştır.” ![]() “Yıllardır tersanelerin en önemli sorunlarından birini teşkil eden Milli Emlak - Kira Artışı, her seviyede yapılan girişimler ve uzun süreli mücadeleler sonucunda, kanunda tersaneler lehine bir yasal düzenleme yapılmasının sağlanması ile sonuçlanmıştır.” “Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edilen yasa ile 4706 sayılı kanunun bazı maddelerinde değişikliğe gidilerek Hazine’nin özel mülkiyetindeki veya devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazların üzerinde tersane, tekne imal ve çekek yeri yatırımı yapılmak için irtifak hakkı tesis edilen veya izin verilen yatırımcıların başvuruda bulunması halinde; yıllık hasılatlarının binde biri payında hasılat payı alınması ve ayrıca irtifak hakkı veya kullanma bedeli alınmaması kararlaştırılmıştır.” “GİSBİR Yönetim Kurulunun önerisiyle, katılımcılık ve çoğulculuk ilkesi doğrultusunda tüzük tadilatı gerçekleştirilerek üyelik kolaylaştırılmış ve gerçek kişi üyeliği hayata geçirilmiştir. Bu sayede sektör hakkında bilgi ve tecrübe sahibi olan kişilerin de sektöre katkı yapmaları hedeflenmiştir. 1971-2011 tarihleri arasında 38 olan asil üye sayısına, 29 asil üye, 21 gerçek kişi üye olmak üzere 50 yeni üye kazandırılmış ve üye sayısı 88’ya yükselmiştir.” “Mevzuat, Sosyal İlişkiler, Araştırma-Geliştirme, Dış İlişkiler ve İş Geliştirme Komisyonları oluşturulmuş ve çalışma komisyonlarımız aktif olarak faaliyet göstermeleri, ayrıca oluşan komisyonlarda bakış açısını genişletmek adına sektör dışından da katılımlar sağlanmıştır.” “2013 yılında GİSBİR Çalışma Komisyonları toplamda 22 toplantı gerçekleştirmiştir. Diğer faaliyetlerimizin yanı sıra büyük önem verdiğimiz bir diğer alan sosyal sorumluluk projeleridir. ‘Denizci millet, denizci ülke’ ve ‘Denizlere hakim olan, cihana hakim olur’ sloganlarından hareketle; öncelikle Türkiye’nin en eski sivil toplum örgütlerinden biri olarak her yıl belirlediğimiz ve artırdığımız sosyal sorumluluk projesi bütçemizle birçok farklı alanda projeleri desteklemeye devam ediyoruz. Başarılı ancak imkanları kısıtlı öğrencilere düzenli burs yardımı, yardıma muhtaç vatandaşlara yılın belli dönemlerinde destek verilmesi, sektörel sivil toplum örgütlerinin ve faaliyetlerinin aktif olarak desteklenmesi, sektöre eleman yetiştiren üniversitelerimizin desteklenmesi, gerektiğinde ülkemizin bir diğer ucunda yer alan ilk ve orta öğrenim öğrencilerine eğitim hayatlarında gereksinim duydukları desteğin sağlanması ve denizciliğe ilişkin faaliyetlerin desteklenmesi GİSBİR olarak büyük önem verdiğimiz faaliyetlerin başında gelmektedir.” “Üniversitelerle işbirliği sağlanmıştır ve yeni işbirlikleri geliştirmeye devam edilmektedir. Sektörle ilişkili tüm platformlarda tek ses prensibinden hareketle kurumlar arası koordinasyonla ifade birliği sağlanmıştır. Aktif basın ve medya politikası izlenerek, yeni yönetimin göreve geldiği 2011 yılından itibaren yazılı ve görsel medyada sektörün ülkemize katma değer oluşturan yönleri ön plana çıkarılarak Türk gemi inşa sanayinin katkısı ve katma değerini ifadeye yönelik güçlü bir politika izlenmiş ve çalışmalar meyvesini vermeye başlamıştır.” “Alt İşverenlik Standardizasyon Çalışması kapsamında - 186 alt işveren firmanın katılımı ile 6 ay boyunca 51 toplantı yapılarak hazırlanan ve sektörümüz için büyük önem arz eden yönetmelik taslağı Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’na sunulmuştur. Girişimlerimiz neticesinde 1/100.000 ölçekli İstanbul çevre düzeni planının tadil edilmesi ve böylelikle Tuzla Tersaneler Bölgesi’nin mevcut durumunun muhafaza edilmesi sağlanmıştır.” “Türk gemi inşa sanayi ulusal ve uluslararası platformlarda aktif ve güçlü bir şekilde temsil edilmektedir. GİSBİR Yönetim Kurulu Üyeleri ve Genel Sekreteri, ulusal ve uluslararası birçok konferansa ve foruma konuşmacı ve panelist olarak iştirak ederek katma değer sağlamaktadır.” Gemi inşa sektörünün bugünkü durumunu da değerlendiren ve Gemi ve Yat İhracat rakamlarının 2014 yılı Ocak-Nisan döneminde 317,3 milyon dolar olarak gerçekleştiğini söyleyen Murat Kıran, “Türk gemi inşa sanayi, 2013 yılının ilk yarısını, geçmiş yıllarda alınmış siparişler, savunma sanayi ihaleleri kapsamında yapılan işler, platform destek gemisi (PSV) ve römorkör, balıkçı gemileri gibi niş market için inşa edilen gemilerle geçirmiştir. Yılın ikinci yarısını da kapasitenin yaklaşık yüzde 20’sini kullanarak benzer projeler, tamir, bakım ve onarım faaliyetleriyle geçireceği öngörülmektedir. Özellikle Norveç için olmak üzere ihracata yönelik balıkçı tekneleri, offshore destek gemisi (OSV) projeleri devam etmekte olup yeni siparişlerin yıl içerisinde alındığı bilinmektedir” diyor. Türk gemi inşa sanayinin dünya deniz ticareti filosundaki ve tersanelerdeki kapasite fazlası dolayısıyla bir süre daha negatif etki altında kalacağını öngördüklerini sözlerine ekleyen Kıran, “Bu durumun bilincinde oyuncular olarak Türk gemi inşa sanayinin hedefini savunma sanayi, enerji ve offshore ve için inşa edilen gemilerin ihracatı olarak belirlemiş bulunuyoruz” şeklinde konuşuyor. Rekabet ettiğimiz ülkelerle eşit şartlarda değiliz Türkiye tersanelerinin mevcut dönemde, küresel ekonomik kriz ile başlayan sorunlar ve dünya ülkelerinin kendi tersanelerine sağladığı yüzde 50’lere varan devlet destekleriyle mücadele etmek zorunda olduğunu belirten Kıran, “Bu koşullar içerisinde ülkemiz tersanelerinin rekabet edebilirliği zora girmiş durumdadır. Rekabet edilen ülkelerde uygulanmakta olan koruma politikası ve teşvikler ile ekonomik belirsizlik, sektörümüzün bugününü ve geleceğini tehdit eden unsurlar olarak önümüzde durmaktadır. Rekabet edilen ülkelerle eşit şartlarda devlet desteği ve teşviklerin verilmesi ve ayrıca ürünün tüketiciye cazip hale getirilmesi için kredi desteği sağlanması, bu anlamda iki önemli çözüm yolu olarak görülmektedir” ifadelerini kullanıyor. Türk yat inşa sanayiinin yıllık ortalama ticaret hacmi: 300 milyon euro Türk yat inşa sanayii ile ilgili görüşlerini de aldığımız GİSBİR Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kıran, şunları söylüyor: “Türk yat inşa sanayi, yıllık ortalama 300 milyon avroluk ticaret hacmiyle dünya genelinde İtalya ve Hollanda’nın ardından 3120 metre ile 3. sırada yer almaktadır. Türkiye, bugün dünyada artık bir marka haline gelmiş yat üreticilerinin olduğu bir ülke olarak öne çıkmaktadır. Fiyat kalite avantajı, Türk yat inşa sanayinin yat sahiplerinin yoğunlukla yaşadığı Avrupa ülkelerine yakınlığı, kalifiye, genç ve dinamik işgücünün varlığı, tüm bu etkenlere ilaveten ahşap yat üretiminde geleneksel Türk ahşap yatçılığının halen üretimde olması dolayısıyla Türk yat inşa sanayine olan ilginin artarak devam edeceğini öngörmekteyiz.” İlginizi çekebilir... Sanatçı Belma Bozkurt, 'Denizde Eko- Sanat Terapisi, Yeni Nesil Yaklaşımın İlk ÖrneÄŸi'Yelkenfest Yelken Okulu iÅŸbirliÄŸi ile sanatçı Belma Bozkurt moderatörlüğünde Eko-Sanat Terapi için Pendik Marina'dan Sedef Adası'na doÄŸru yelk... Cem HüroÄŸlu; 'Data Hidrolik için 2022-23 yılları beklentilerin üzerinde geçti. 2024 yılından da geçen senenin üzerinde bir talep bekliyoruz'Data Hidrolik Makina Sanayi A.Åž. Satış ve Pazarlama Direktörü Cem HüroÄŸlu, firmasının 2024 planlarını, yurtiçi ve yurtdışı fuarlar hakkındaki deÄŸerlen... Baran Akalın: "Hem Karada, Hem de Denizde Kullanılabilecek Karavan Projemiz Var"Aslında mimarım, Haliç Üniversitesi'ni bitirdikten sonra San Frans. Academy of Art'ta yüksek linans ve endüstriyel tasarım doktorası ile 4 sen... |
|||
©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Åž. | Sektörel Yayıncılar DerneÄŸi üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.