200x200 piksel Reklam Alanı
200x200 piksel Reklam Alanı

Yat Boyaları

Yat Boyaları

28 Nisan 2014 | HABERLER
43. Sayı (Mart-Nisan 2014)

"Yat Boyaları" Dosya konusu başlığımız altında; yeni teknolojileri, uygulamada karşılaşılan sıkıntıları ve ürün seçimi gibi konuları; Polisan Endüstriyel Grup Müdürü Numan Badem, Teknomarin Pazarlama Sorumlusu Caner Masmanacı ve Jotun Pazarlama Sorumlusu Başak Kanat'la konuştuk...
"Yat Boyaları" Dosya konusu başlığımız altında; yeni teknolojileri, uygulamada karşılaşılan sıkıntıları ve ürün seçimi gibi konuları; Polisan Endüstriyel Grup Müdürü Numan Badem, Teknomarin Pazarlama Sorumlusu Caner Masmanacı ve Jotun Pazarlama Sorumlusu Başak Kanat'la konuştuk...



Boat Builder Türkiye dergisi olarak, bu sayımızdan başlayarak her sayımızda yat ve tekne imalat sürecindeki bir başlığı, ilgili firma temsilcilerini dergimizde biraraya getirerek “Dosya” konusu olarak işleyeceğiz.

Bu sayımızın konusu olarak belirlediğimiz “Yat Boyaları”nı konuşmak için sektörün önde gelen firmalarının temsilcilerini dergimize davet ettik. Toplantı davetimize katılan Polisan Endüstriyel Grup Müdürü Numan Badem, Teknomarin Pazarlama Sorumlusu Caner Masmanacı ve Jotun Pazarlama Sorumlusu Başak Kanat’la “Yat Boyaları” konusunda yaşanan gelişmeler, yeni teknolojiler, uygulamada karşılaşılan sıkıntılar ve ürün seçimi gibi konuları konuştuk…



Yazı İşleri Müdürümüz Uğur Doğan, Teknomarin Pazarlama Sorumlusu Caner Masmanacı, 
B2B Medya Genel Müdürü İsmail Ceyhan, Polisan Endüstriyel Grup Müdürü Numan Badem 
ve Jotun Pazarlama Sorumlusu Başak Kanat

YAT BOYALARINDA YENİ TEKNOLOJİLER

Polisan Endüstriyel Grup Müdürü Numan Badem
Özellikle son yüzyılda yaşanan teknolojik gelişmelerle insanoğlu beş milyonun üzerinde kimyasal bileşiği sentezler ve kullanır hale gelmiştir. Bu gelişmenin çevresel boyutu ilk zamanlarda göz ardı edilse de yakın geçmişte izlenen etkiler, kimyasal gelişmelerin çevre boyutunu izlememiz ve olumsuzluklar varsa gerekli önlemleri alma zorunluluğunu doğurmuştur. Özellikle boya üreticisi olarak atığımız her adımın, çevresel etkilerini düşünmek yaptığımız işin ayrılmaz bir parçasıdır.
2013 Küresel Ticaret Raporu’na göre 1950 yılında 500 milyon ton olan dünya deniz ticaret hacmi bugün 18 kat artarak 9 milyar tona ulaşmıştır. Hacim olarak dünya ticaretinin yüzde 75’i denizyoluyla, yüzde 16’sı demiryolu ve karayoluyla, yüzde 9’u boru hattı ile ve yüzde 0,3’ü havayoluyla gerçekleştirilmektedir. Dünya deniz ticaretindeki artış “antifouling” boya kullanımındaki artışı ve çevresel etkilerini de beraberinde getirmiştir. 


Polisan Endüstriyel Grup Müdürü Numan Badem

Tributyltin (TBT)-bazlı antifouling boyaların kullanımının kısıtlanması ile Irgarol 1051, sea-nine 211, dichlofluanid, chlorothalonil, zinc pyrithione, diuron, TCMS pyridine, TCMTB, zineb gibi geniş spektrumlu biyosidal ürünlerin boyalarda kullanımı artmış ve özellikle marina - liman ve yüksek yatçılık aktivitesinin olduğu bölgelerde kirliliğin artışı tespit edilmiştir. 1990’ların sonunda ACE (Assessment of Antifouling Agents in Coastal Environments) Kıyı Ortamlarda Zehirli Ajanların Değerlendirmesi projesi başlamıştır. Bu proje ile başlıca antifouling boya kullanılan Avrupa kıyı bölgelerindeki kirliliğin boyutları, kirliliğin ölçülmesi için uygun hassas analitik teknik ve teknolojiler, kirliliğin ekosistem üzerine etkileri ve alınacak önlemler incelenmiştir.
Polisan olarak antifouling boya dizayn ederken, özellikle fitoplankton, perifiton ve mercanlar gibi hedef olmayan organizmaların korunması ve çevreye etkinin en aza indirilmesi ana hedefimizdir. Ar-Ge merkezi çalışmalarımızla beraber yeni nesil antifouling boya çalışmalarımız hız kazanmıştır. Özellikle enzimatik etki ve kaygan yüzey teknolojisi ile kirlilik yaratan organizmaların karinaya tutunma yeteneklerini engelleyen çevre dostu antifouling boyalar ve bor polimerleri, fluoro polimerler ve silikon bazlı copper free antifouling boya üretimi çalışmalarımız büyük yol almıştır.

Teknomarin Pazarlama Sorumlusu Caner Masmanacı
Çevreci teknolojiler; hem dünyada ve Avrupa’da yükselen çevrecilik akımının getirdiği, hem de devletlerin getirdiği regülasyonlara bağlı olarak firmaları zorlayan bir durum. 2000’li yılların ortasında kalaylı zehirliler yasaklandıktan sonra firmalar yerine alternatif teknolojiler koymaya çalıştılar. Bir şeyleri adapte ettiler ama eski teknolojinin, yani kalaylı teknolojinin performansını yakalamakta zorlandılar. Zehirli grubunda alternatif teknolojiler olarak silikon içeren zehirliler, bazı su bazlı zehirliler, erime teknolojisini çevreci bir şekilde gerçekleştiren eriyen zehirliler ön plana çıkan trendler oldu. 
Ancak şu anda, bütün zehirli gruplarını silikon zehirli tipine geçirmek isterseniz, bu inanılmaz bir maliyet artışı getirecektir. Çünkü pahalı bir ürün ve uygulamasında da bazı zorluklar var. Bir anda hızlı bir şekilde sektöre yayılması zor. Ama yeni ürünleri ilk başta denemek isteyecek çevre duyarlılığı fazla veya bütçesi rahat bir müşteri kitlesi mutlaka vardır. Her sektörde görebileceğimiz, yeni çıkan çok trend bir şeyi, çok pahalı da olsa alan bir kitle vardır. Onlar bir anlamda öncülük de eder bu teknolojinin yayılmasında. 


Teknomarin Pazarlama Sorumlusu Caner Masmanacı

Teknomarin olarak bizim de silikon esaslı zehirliler üzerinde, akrilat içeren eriyen tip zehirliler üzerine çalışmalarımız var. Tabi, devlet hangi aşamada nasıl bir regülasyon getirecek, Avrupa ve dünyadaki kısıtlamaları takip ederek 3 aşağı 5 yukarı kestirebiliyoruz ve çalışmalarımızı buna göre sürdürüyoruz.
Son kat boyalarda ise dünyada yaygın olarak polyester poliüretan reçine esaslı boyalar kullanılıyor. Hatta uçak boyası olarak da bu ürünler kullanılıyor. Yat boyasında da bu teknoloji en ileri teknolojidir. Biz de o teknolojiyi takip eden son kat boya gruplarını piyasaya sunmaya devam ediyoruz. Tabi bu ürünlerin fiyatları standart son katlara göre daha pahalı ama performansları da o oranda daha iyi. Biz müşterilerimizi mümkün olduğu kadar bu en iyi, en performanslı ürün gruplarına, teknolojilere yönlendirmeye çalışıyoruz
Marin grubunda epoksi esaslı ürünlerin tamamında mümkün olduğu kadar su bazlı epoksileri adapte etmeye çalışıyoruz. Bunun en önemli nedenlerinden biri, içerisinde solvent ve tiner içermemesi. Yani, iş güvenliği açısından risk teşkil etmemesi. Bu kapsamda su bazlı epoksi astarlar, su bazlı iç mekan boyaları, su bazlı epoksi son kat boyaları, ara katlar, yine su bazlı akrilik ve su bazlı poliüretan boyalar üzerine Ar-Ge çalışmaları yapıyoruz. Bu ürünler, özellikle iç mekanlarda iyi verim verebiliyor.



Jotun Pazarlama Sorumlusu Başak Kanat
Tekne sahipleri, tekneleri için şu anda tercihlerini daha az maliyetli ürünlerden yana kullanıyorlar. Fakat bu noktada boya firmaları olarak bizlere büyük bir görev düşüyor. Tekne sahiplerini, tekneleri için en doğru ürün seçimi konusunda bilgilendirmemiz gerekiyor. Örneğin birçok tekne sahibinde zehirli boyaların 2003 regülasyonu öncesi kalay ihtiva ettiği dönemlerden bilgiler mevcut. Jotun olarak ileri teknoloji ürünlerle yat pazarına yeni standartlar kazandırmaya devam ediyoruz. Her yeniliğimizi de tekne sahipleri ve uygulamacılarla paylaşıyoruz.
Trendlere baktığımızda, dünya genelinde çevreci ürünlerin daha çok ön planda olduğunu görüyoruz. Bu her segment için geçerli. Önümüzdeki günlerde bu trendin Türkiye’de yat boyalarına yönelik artacağını ve tersanelerin de bu konuda talepleri olacağını düşünüyoruz. Norveç merkezli bir firma olarak, çevre hassasiyetinin en yüksek olduğu firmalardan biri olduğumuzu belirtmek isterim.
Jotun Norveç merkezli bir grup, Tam 5 kıtada 71 şirket ve 40 fabrikasıyla dünyanın en büyük deniz, endüstri, inşaat ve toz boya üreticilerinden. Yat boyalarımızın merkezi İspanya. Yat boyalarımız megayat ve leisure yat olarak ikiye ayrılır. Megayat boyaları 24 metre üstü teknelere servis verdiğimiz ürün gamı, Leisure Yachting ise perakende serimiz, son tüketicilere yönelik 24 metrenin altındaki tekneler için üretilmekte.

YAT BOYALARINDA UYGULAMA

Polisan Endüstriyel Grup Müdürü Numan Badem
Sektörde ehil olmayan uygulamacı sayısı oldukça fazla. Özellikle kulaktan dolma uygulama yöntemleri, kendi kendilerine geliştirdikleri uygulama şekilleri, ürün performansını arttırabilmek için ürün içine dışarıdan başka maddeler girilmesi gibi mücadele ettiğimiz birçok yanlış uygulama var.
Zehirli boya uygulamalarından örnek verirsek; zehirli boyalar genel olarak tükenen boyalardır. Zehirli boya cinsine ve miktarına karar vermeden önce tekne ne kadar suda kalacak, ne kadar yol yapacak, kullanım sıklığı ne olacak, sürüş hızı ne olacak, bağlı kalacağın suyun özellikleri gibi birçok faktörün göz önünde bulundurulması gerek. Diğer taraftan ürünün zehirliliğini arttırmak için farklı zehirler ve aktif maddeler boya içine ilave ediliyor. Yanlış ürün - yanlış uygulama zaman ve para kaybına neden oluyor ve bu kayıplar, üreticilere şikâyet olarak geri dönüyor. 
Bir taraftan sektördeki uygulama hatalarını tolere edecek kullanıcı dostu ürünler geliştirirken diğer taraftan ulaşabildiğimiz her uygulamacıya ürünlerimizin kullanımı, performansları ile ilgili teorik ve uygulamalı seminerler veriyoruz. 
Seminerlerimizdeki diğer bir konu başlığı ise çevre ve uygulamacı sağlığıdır. Boya kimyasal maddelerin birleşiminden oluştuğu için hem uygulayan hem çevre için kimyasal maddelerin risklerinin anlatıldığı örneklerin gösterildiği bölümlerimiz var.
Teknede Korozyon - yıpranma, sadece estetik bir problem değil, aynı zamanda önemli bir güvenlik problemidir. Polisan olarak, tüketicilerimize boyanın ilk işinin korumak olduğunu anlatıyoruz. Kısaca, “önce koruyun daha sonra estetik kaygılarınızı giderin” diyoruz. Korozyon ve yıpranma kayıplarının maliyetini hesaplamak genelde zor görünmekle beraber, dolaylı olarak ortaya çıkan yan kayıpların boyutları beklenenden büyük olabiliyor.



Teknomarin Pazarlama Sorumlusu Caner Masmanacı
Yat boyası uygulamalarında uygulamacılarla ilgili bir sıkıntı olduğu, sektörün bir gerçeği. Bu uygulamacılar emekçi insanlar, yaptıkları iş küçümsenemez ama bilgi eksiklikleri de çok fazla. Ben bilgi eksiği olana değil, sabit fikirli olanlara çok kızıyorum. Bilgi eksiğini giderebilirsiniz ama bir konuda “bunun doğrusu budur” dediğinizde, “hayır ben böyle biliyorum, doğrusu budur” diyene laf anlatmak çok zor.
Uygulamacılarla ilgili bir diğer önemli eksiklik ise ekipman. Dünyanın en iyi boyası da olsa, uygulamak için doğru ekipmanınız yoksa o işten güzel bir sonuç alamazsınız. O boya, tabanca ile iyi verim verecekse, rulo ya da fırçayla o verimi alamazsınız. Bunları mümkün olduğu kadar anlatmaya çalışıyoruz.
Yeni ürünlerimizi tanıtmak, bu ürünlerin doğru uygulamalarını göstermek için biz de seminerler düzenliyoruz. Yine fuarlarda müşterilerimizle temas kuruyoruz, onların bilgi eksikliklerini gidermeye çalışıyoruz. Numune ürünler vererek ve bunu takip ederek bu numunelerini kullanmaya teşvik ediyoruz. Çünkü özellikle sezona denk gelmişse, o verdiğiniz numune bir köşede unutuluyor. 
Seminerlerde, katılan profilini düzgün oluşturabilmek için önceden çok çalışmak gerekiyor. Örneğin, biz 1-2 seminerde bu işi seminerin yapılacağı bölgelerdeki bayilerimize bırakmıştık. Ama doğru kişileri toplayamadılar. Bu nedenle artık seminerlerimizde katılmasını istediğimiz uygulamacıları birebir biz arıyoruz. Bizim için 200-300 kişinin olması gerekmiyor seminerde. 50 kişi gelsin, ama ilgili kişi gelsin. Böyle olunca hem biz daha iyi anlatıyoruz, hem de katılımcılar özellikle uygulamaları birebir görme fırsatı yakalıyorlar.

Jotun Pazarlama Sorumlusu Başak Kanat
Bizim de uygulamacılara yönelik eğitimlerimiz var. Özellikle marinalarda gerçekleştiriyoruz bu eğitimleri. Teorik ve pratik olarak iki bölümden oluşuyor. Eğitimlerimizde uluslararası bir firma olmanın getirdiği bir avantajımız da var. Bazı önemli uygulamacıları yurtdışındaki merkezimize götürüyoruz, orada birebir eğitim alabiliyorlar. Ya da eğitimlerimiz için yurtdışından uzman eğitmenlerimizi buraya getiriyoruz.
Sektörümüzdeki uygulamacıların bilgi seviyesini daha çok arttırmamız gerekiyor. Eski teknolojiye çok alışık ve yeni teknolojiye çok kapalı bir grup var. Dolayısıyla sürekli anlatmamız, hatta uygulama yaptırarak görmelerini sağlamamız gerekiyor.
Bir diğer konu da, uygulamacı tekne sahibinin yapılmasını istediği şeyi risk almamak için gerçekleştiriyor. Oysa ki tekne sahibinin de yanlış bildiği şeyler olabilir. Bu noktada iş yine bize düşüyor. Bunları bizim anlatmamız ve onları daha üst seviyelere taşımamız gerekiyor.

DOĞRU ÜRÜN SEÇİMİ

Polisan Endüstriyel Grup Müdürü Numan Badem
Doğru ürün seçimi, konuyla ilgili bilincin ve eğitimin artmasıyla doğru orantılı. Her seminerimizde, uzun süreli korumanın, uygun yüzey, doğru ürün ve iyi uygulamanın biraraya gelmesi ile oluştuğunu özellikle vurguluyoruz. Bu üçlüden biri eksik olursa boya sisteminin koruma performansı düşüyor. Ürünlerimiz henüz Ar-Ge aşamasında iken tüketicinin beklentisini karşılayabilecek şekilde dizayn edilirler. 
Son yıllardaki daha ucuz ürün talebi pazardaki doğru ürün sayısını azaltmaktadır. Hem üstün performans hem ucuz ürün ikisi bir arada olmamakta. Uygun maliyetli doğru ürün talebi üreticilerin karlılıklarını düşürerek faaliyetlerini sürdürmelerini zorlaştırmaktadır.

Teknomarin Pazarlama Sorumlusu Caner Masmanacı
Doğru ürün tercihlerini yapmak için müşterileri doğru şekilde yönlendirmek lazım. Doğru ürünü seçebilmek için de birçok etken var. Ben, zehirli boya üreten ve bunu piyasaya sunan, hangi firma olursa olsun, ürünlerinin çok alakasız veya çok kötü olabileceğine inanmıyorum. Çünkü bunu üretiyorum diyen firma, en kötü ihtimalle bunun bir testini yapmıştır. O ürün doğru uygulandığında, minimum da olsa bir verim alınır. Ama öyle uygulamalarla karşılaşıyoruz ki, örneğin teknenin altı bir ayda yosun tutuyor. İşte orada çok yanlış bir şey vardır. Ya çok yanlış bir ürün seçilmiştir ya da çok yanlış bir uygulama yapılmıştır. 
Bunun önüne geçmek için de bize gelen siparişlerde ürün nerede kullanılacak, ne kadar kullanılacak, zemin ne, tekne nerede duracak hepsini sorup ona göre ürün öneriyoruz. Hatta bizim ürünlerimiz dışında ona daha uygun bir ürün varsa onu da söylüyoruz.
Tekne sahipleri teknesinde bir sorun görmek istemez, uygulamacı da en ekonomik ve en kısa sürede işi nasıl halledebileceğini düşünür. Orada dengeyi kurmak çok önemli. Özellikle uygulamacı işi malzemeli almışsa, en ucuz ne varsa onu istiyor. Ben ona en ekonomik ürünü verebilirim. Ama tekne sahibi 3 ay sonra “Teknomarin’den bir boya kullandım rezil oldum” diye arkadaşlarına anlatacaksa, orada o boyacıya “bizde böyle bir ürün yok” demek daha doğru olabiliyor.

Jotun Pazarlama Sorumlusu Başak Kanat
Karinanın kirlenmesi yüzeydeki sürtünme direncini artıracağından, hız kaybı ve yakıt sarfiyatını da beraberinde getirir. Bu nedenle teknenin hızının düşmesini dolayısıyla yakıt masraflarının artmasını engellemek amacıyla zehirli boya uygulaması yapılmaktadır. Doğru ürün seçimi, teknenin ihtiyacına yönelik ürün seçilmesidir. Doğru ürün seçiminde seyir hızı, üretim malzemesi, denizde kalma süresi, bulunduğunuz bölgedeki çevresel faktörler dikkat edilmesi gereken hususlardır. Ayrıca ürün tercihinde fiyat kıyaslamaları ürünlerin litre fiyatlarına göre değerlendirilmemelidir. 1 litrenin ne kadar alan kapladığı gerçek maliyeti yansıtmaktadır. Ayrıca karina kirlenmesini engellemek için malzemenin doğru kalınlıkta uygulanmış olması da önemli bir rol oynar. Bu nedenle uygulama için gerekli miktarlar hesaplanmalıdır. Önerilen hesaplama teknenizin sualtı alanının, seçilmiş olan ürünün kaplama alanına orantısıdır.
Jotun yat boyaları geniş bir ürün yelpazesine sahip. Ürün gamında her tekne tipine uygun zehirli boyalardan, tekne bakım ürünlerine, astarlardan bağlayıcılara, macunlar, son katlar ve verniklere kadar çeşitli ürünler bulunuyor. Ayrıca ürünlerimiz dünyanın çeşitli kıtalarında farklı sularda test ediliyor. 
Biz yat boyalarına yönelik eğitimlerimizin yanı sıra, teknik servis hizmetimizle de satış noktalarımızla ve bayilerimizle sürekli irtibattayız. Bize bir telefonla ulaşıp ihtiyaç duydukları konuları danışabiliyorlar. Gerektiği zaman teknik servisimiz tekneye gidip görüyor. Teknelere verilen sistemin gerçekten doğru sistem olup olmadığını bu tip kontrollerle sağlamaya çalışıyoruz.

YAT İNŞA SANAYİİ 

Polisan Endüstriyel Grup Müdürü Numan Badem
Sektörün ana sorunu, markalaşmada istenilen yerde olmamamız. Türkiye gemi ve yat sektörü, işçilik kalitesi ve maliyet avantajları ile tercih edilen ülkelerden biri konumunda, 2008’de yaşanan daralma ile sektör yeni inşadan tamir ve bakıma yöneldi. Geçtiğimiz yıl krizin etkilerinin azaldığını, 2013 yılında yeni yat siparişlerinin olduğunu ve 2008 sonrası inşasına başlanıp yarım kalmış işleri tamamlamak üzere harekete geçildiğini gözledik. Bu hareketliliğe paralel olarak Polisan hem Ar-Ge merkezi hem de tüketiciler için fayda merkezi olarak çalışıp yeni nesil, doğru, efektif ürün geliştirme çalışmalarına hız vermiştir.

Teknomarin Pazarlama Sorumlusu Caner Masmanacı
Gördüğüm kadarıyla, İstanbul’daki yat inşa tersaneleri, yeni inşa konusunda çok iyi durumda değiller. Refit anlamında da iyi işler alamıyorlar. Bazı çok güzel tesisler biraz ölü yatırım haline gelmeye başladı. Bundan 3-4 sene önce çok hızlı çalışan tesisler, “bir tane iş alalım ki işi devam ettirelim” boyutuna gelmiş durumdalar.
Uluslararası arenada tasarımlarıyla vs. öne çıkmaya çalışan tersanelerimiz de var. Ama onlar da şunu aşamıyorlar: Burası bir ucuz maliyet üssü; hem ekonomik hem birinci sınıf malzeme birinci sınıf işçilik birarada olmuyor. Böyle olunca da bekledikleri atılımı yapamıyorlar. İş alıyor ama yurtdışında 10 ülkede fiyat sorup hiçbirinde bütçesi oturmayan adamdan alıyor. Ama o adam hem ekonomik iş veriyor hem dört dörtlük iş bekliyor. 
Biz de bu noktada tersanelere verdiğimiz ürünlerin doğru uygulanması konusunda destek veriyoruz. Örneğin, normalde tersanenin yapması gereken astar kalınlığını ölçmek ya da macunun kuruyup kurumadığını ölçmek gibi konularda destek veriyoruz. 

Jotun Pazarlama Sorumlusu Başak Kanat
Sektörün durumunu, ülkedeki politik gelişmeler de çok etkiliyor. Birçok tersanede, sipariş alınacakken son gelişmeler nedeniyle vazgeçilen projeler var. Biz yeni inşa projeleri global olarak da takip ediyoruz. 2014 verilerine göre Hollanda tersanelerindeki doluluk oranı çok yüksek ve oldukça büyük tekneler söz konusu. Türkiye üretim kalitesi olarak Kuzey Avrupa ile eş değer tutulduğu için söz konusu bölgelerdeki fazla talebin Türkiye’ye kayması söz konusu. Nitekim de bunun yansımalarının başladığını görüyoruz. Eğer ülke ekonomisinde beklenmedik herhangi bir sorun olmazsa tersanelerde bir hareketlenme olacağını öngörüyoruz.
 

R E K L A M

İlginizi çekebilir...

Trafik Sigortasında İyi Sürücü İndirimi Nasıl Kazanılır?

Trafik sigortası, tüm motorlu taşıt sahiplerinin yaptırmak zorunda olduğu bir güvence sistemidir....
24 Nisan 2025

TMMOB GMO'nın, "Önüm Arkam Deniz, Sağım Solum Gemi" Resim Yarışması

21/22/23/24/25 Nisan 2025 tarihlerinde sergiyi ziyaret edebilirsiniz. 26 Nisan 2025 tarihinde 13:00'da dereceye giren öğrenciler ödüllerine kavuşa...
21 Nisan 2025

Deniz Turizm Birliği Derneği'nden İMEAK Deniz Ticaret Odası'na Ziyaret

Deniz turizmi sektöründe faaliyet gösteren kuruluşlar ve temsilcileri arasında dayanışmayı güçlendirmek, sektörün gelişimine rehberlik etmek ve Türkiy...
17 Nisan 2025

 
Anladım
Web sitemizde kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerez (cookie) kullanılır. Daha fazla bilgi için lütfen tıklayınız...

  • Çatı ve Cephe Sistemleri Dergisi
  • Enerji & DoÄŸalgaz Dergisi
  • Enerji ve Çevre Dünyası
  • Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi
  • Tersane Dergisi
  • Tesisat Dergisi
  • Yalıtım Dergisi
  • Yangın ve Güvenlik
  • YeÅŸilBina Dergisi
  • İklimlendirme Sektörü KataloÄŸu
  • Yangın ve Güvenlik Sektörü KataloÄŸu
  • Yalıtım Sektörü KataloÄŸu
  • Su ve Çevre Sektörü KataloÄŸu

©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Åž. | Sektörel Yayıncılar DerneÄŸi üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.