18 Aralık 2012 | SÖYLEŞİ 35. Sayı (Kasım-Aralık 2012)

Sirena Marine’deki yönetim deÄŸiÅŸikliÄŸinin pek çok konunun deÄŸerlendirilmesini, stratejik ve uzun soluklu planlamalar yapılmasını saÄŸladığını belirten Sirena Marine Pazarlama ve Ä°letiÅŸim Direktörü Banu Tekin, “Sektör için 2012 senesi kötü geçti diyebiliriz ancak Sirena Marine bu durumdan çok etkilenmedi çünkü biz 2012 senesini planlama ve iÅŸ gücüne yatırım yaparak geçirdik.” diyor…
Sirena Marine’deki yönetim deÄŸiÅŸikliÄŸinin pek çok konunun deÄŸerlendirilmesini, stratejik ve uzun soluklu planlamalar yapılmasını saÄŸladığını belirten Sirena Marine Pazarlama ve Ä°letiÅŸim Direktörü Banu Tekin, “Sektör için 2012 senesi kötü geçti diyebiliriz ancak Sirena Marine bu durumdan çok etkilenmedi çünkü biz 2012 senesini planlama ve iÅŸ gücüne yatırım yaparak geçirdik.” diyor…
Sirena Marine, Kıraça Holding’in 2006 yılı Kasım ayında, Azimut - Benetti ile yapmış olduğu anlaşma neticesinde kuruldu. İtalyan Azimut - Benetti Grubu ile Kıraça Holding arasındaki anlaşmaya göre motoryat imalatı ve denizcilikle ilgili faaliyetleri gerçekleştirmek amacıyla kurulan Sirena Marine, ilk aşamada Azimut’un 13,21 metrelik Azimut 42E modelinin üretimini gerçekleştirdi. 2008 - 2011 yılları arasında, yüzde 60 malzeme yerlilik oranına sahip 119 adet tekne üretildi.

Bir dünya markası yaratmak vizyonuyla kurulan ve Azimut Benetti Grubu ile işbirliğini yeni projeler geliştirerek güçlendirmeyi hedefleyen Sirena Marine, 2008 yılında dünya deviyle olan işbirliğini ortaklığa dönüştürerek bir ilke imza attı. Azimut - Benetti Grubu’nun ilk defa İtalya dışında üretim yapmaya başladığı bu ortaklık neticesinde Sirena Marine, motoryat üretim yelpazesini genişleterek 2008 - 2011 yıllarında 30 adet Azimut 55 üretti.

Azimut - Benetti Grubu ile birlikte geliştirilen bir diğer proje kapsamında, tasarımı Sirena Marine bünyesinde gerçekleştirilen yeni ürünler olan Azimut 38 ve Azimut 40S’in üretimine, başlandı. Bugün üretimi yıllık 60 tekne kapasitesine ulaşan Azimut 38 ve Azimut 40S, tüm dünyaya ihraç ediliyor. Sirena Marine motoryat üretimi dışında Türkiye’nin ilk seri üretim yelkenli markası Azuree Serisi’nin de yaratıcısı.

Sirena Marine, üretim faaliyetlerinin yanı sıra, Azimut - Benetti Grubu’nun tüm ürün gamının Türkiye’deki tek resmi distribütörü. Kademeli olarak başlatılan ve ilk aşamada 39-70 feet arası yatları kapsayan distribütörlük faaliyetleri, 2009 Eylül ayı itibari ile Azimut’un tüm modellerini kapsar hale geldi.

Sirene Marine üretim tesisleri Bursa Orhangazi’de bulunuyor. 320 çalışanın görev yaptığı tesis, 35 bin metrekaresi kapalı olmak üzere toplam 103 bin metrekarelik bir alana yayılıyor. Tesis, senede toplan 150 motoryat ve yelkenli üretimi yapıyor. Firma, bugün, Azimut Magellano 43, Club Swan 42, Azimut 40 ve Azimut 40S, Azuree 33 ve Azuree 40 modellerinin üretimini gerçekleştiriyor.



Sirena Marine’de son dönemde yönetim değişiklikleri de yaşandı. İpek Kıraç’ın, Kıraça Holding ve Koç Holding bünyesinde farklı görevlerine ek olarak 22 Mart 2012 tarihi itibariyle Sirena Marine’e Yönetim Kurulu Üyesi ve CEO olarak atandığını hatırlatan Sirena Marine Pazarlama ve İletişim Direktörü Banu Tekin, İpek Kıraç’ın yönetime geçtikten sonra denizcilik sektöründe uzman, vizyoner ve profesyonel bir ekip kurduğunu söylüyor.
2012 yılında Sirena Marine’in üretim ve satışlarında bir önceki seneye göre büyük bir değişiklik olmadığını belirten Banu Tekin, “Ancak yönetimimizdeki değişiklik pek çok konunun değerlendirilmesini, stratejik ve uzun soluklu planlamalarımızı ele almamızı gerektirdi. Sektör için 2012 senesi kötü geçti diyebiliriz ancak Sirena Marine bu durumdan çok etkilenmedi çünkü biz 2012 senesini planlama ve iş gücüne yatırım yaparak geçirdik. Mevcut mühendislik ekibimizi sektörden başarılı arkadaşlarla kuvvetlendirdik. Yaratıcı, pratik ve akılcı çözümler üreten, aynı zamanda bu çözümleri mevcut ve yeni ürünlere uygulayan bu yeni ekiple hem tasarım, hem de mühendislik tarafında şirketimizi güçlendirmiş olduk.” diyor.

Azuree 33, İyi Tasarım Ödülü aldı
Özellikle Azuree markası için uluslararası bayi teşkilatını geliştirmek suretiyle yurtdışı odaklı bir çalışma yürüttüklerini sözlerine ekleyen Banu Tekin, “Bu sayede Hong Kong, Sidney ve İspanya’ya tekne satışlarımız oldu. Tüm bu çalışmalar sonucunda uluslararası bilinirliğimiz ve beğenimiz arttı. En son geçtiğimiz günlerde Design Turkey Endüstriyel Tasarım Ödülleri’nde Ulaşım ve Taşıma Araçları Kategorisi’nde Azuree 33’ün layık görüldüğü ‘İyi Tasarım Ödülü’ ile yurt içinde de beğeni toplayarak takdir görmüş olduk.” şeklinde konuşuyor.
2013 senesinin de bu sene olduğu gibi dünyada yine parlak görünmediğini söyleyen Tekin, “Ancak biz satış ve üretimde herhangi bir azalmaya gitmeyeceğiz. Şirketimize, ürün ve markalarımıza yatırımlar yapmaya devam edeceğiz. Bu sene planlama ve değerlendirme sürecini yaşadık, 2013’te tüm dünya piyasalarının, yaşadığımız bu sürecin etkilerini hissedeceğini öngörüyoruz.” ifadelerini kullanıyor.

Euphoria serisi 2013-2014 sezonunda piyasaya sürülecek
Sirena Marine’in üretim planlarıyla ilgili de bilgi veren Banu Tekin şöyle konuşuyor: “Şu an üretimini yapmakta olduğumuz Magellano 43’ü üretmeye devam edeceğiz ayrıca Azimut ile farklı modellerin üretimi için görüşmelerimiz devam ediyor. Azuree 33 ve 40 üretimimiz de devam etmekte, yeni modelleri üzerinde halihazırda çalışıyoruz. Bu sene bizi ayrıca heyecanlandıran bir proje de efsane tasarımcı Gérman Frers ile birlikte imza attığımız yeni ürün gamımız Euphoria Yachts. Önümüzdeki 2013-2014 sezonunda piyasaya süreceğimiz Euphoria serisinin ilk teknesi Euphoria 54 ile yeni başarılara yelken açacağımızı umuyoruz. Ekim ayında Genoa Boat Show’da duyurusunu yaptığımız Euphoria serisi için basından da çok güzel tepkiler aldık.”
“2013’te dünya ekonomisinin tersine, büyümeye ve sektöre yatırım yapmaya devam edeceğiz, çünkü sektöre olan inancımızı sürdürüyoruz. Dünyanın küçüldüğü, pek çok üreticinin üretimini durdurduğu dönemde, bu tip yatırımlar büyük finansal kuvvet ve sektöre inanç gerektiriyor. Sirena Marine kültüründe ‘Türk’ ismini yurt dışında duyurmak ayrıca önem arz ediyor. Dolayısıyla kendine bunu adeta görev addetmiş bir kurum olarak çalışmalarımıza yön veriyoruz.”

Tekne sahibinin en çok dikkat ettiği konu, zamanında ve düzgün servis alabilmektir
Sirena Marine’in müşterilerine sunduğu hizmetlere de değinen Tekin şunları söylüyor: “Denizcilikte, tekne veya motoryat sahibinin en çok dikkat ettiği konu, zamanında ve düzgün servis alabilmektir. Bu servisi sağlayabilmek çok sağlam bir servis yapısına sahip olmayı gerektirir. Sirena Marine’i benzer firmalardan ayıran en önemli özelliği; satış sonrası servisin sürati, yaygınlığı ve kalitesidir. Üretimi kendi bünyemizde yaptığımız için yedek parça stokumuz oldukça geniş ve sürekli elimizin altında. Hali hazırda Pendik Marina’daki ofisimizde ve Bursa Orhangazi’deki fabrikamızda yedek parça stoğumuz mevcut. Zaten geçtiğimiz ay Azimut’un dünya çapındaki bayileri arasında, satış sonrası hizmet ve müşteri memnuniyeti konularının değerlendirildiği sıralamada, ‘Azimut Başarı Ödülü’nü (Azimut Achievement Award) almamız da bu konudaki başarımızın bir göstergesidir.”
“Son bir gelişme olarak şirketimizde hem Azuree, hem de Azimut Satış Sonrası Hizmet Bölümü’nün başına bu ödülü almamızda kilit rol oynayan arkadaşımız Tarık Şanlı getirildi. Kendisi, Azimut için gösterdiği ödüllü performans ve bilgisini bundan böyle hem Azuree, hem de Azimut markaları için kullanacak. Bu durumun servis verdiğimiz tüm konularda etkili olacağına inanıyoruz.”

Sirena Marine’in 2012 yılında katıldığı fuarları da değerlendiren Tekin, bu konuda da şu ifadeleri kullanıyor: “2012 yılında Türkiye’de iki fuara katıldık. Her iki fuara da katılımcı sayısı geçen senelere göre azalmıştı. Şubat 2012’de katıldığımız TÜYAP İstanbul Boat Show’da katılımcının azlığının nedeni fuar alanının şehre uzak olmasıydı, fuara sadece konuyla ilgilenenler katıldı. Eylül 2012’de katıldığımız Pendik Boat Show ise aynı dönemde başlayan Genoa fuarı ile çakıştığı için müşterilerin pek çoğunun Genoa’ya gitmeyi tercih ettiğini gördük.”

“Sirena Marine olarak bu sene ilk defa Cannes International Boat and Yacht Show’da Azuree 33 ve 40’ı görücüye çıkardık ve çok büyük beğeni topladık. Yurt dışında katıldığımız Sydney International Boat Show, Slovenian Boat Show, Barcelona International Boat Show, Cannes International Boat and Yacht Show ve Genoa International Boat Show’da bayi teşkilatımızı henüz yeni kurmuş olmamıza rağmen gördüğümüz ilgiden çok memnun kaldık. Yabancı yelkencilerin Azureeler konusunda bilgisi bizleri hem memnun etti, hem de bilgi paylaşımımızı kolaylaştırdı.”

“Yurt dışında bu sene katıldığımız fuarlar arasında ziyaretçi ve katılımcı açısından Cannes International Boat and Yacht Show en iyi fuardı diyebilirim. Genoa International Boat Show’un yıldızı ise geçtiğimiz birkaç senedir gittikçe sönmekte. Ziyaretçi kalitesinin, katılımcı ve ziyaretçi sayısının azlığı ve fuarın yüksek maliyetli olması, gelecek sene katılımımız açısından da bir soru işareti yaratıyor. Genoa’dan emin olmamakla beraber, 2013 yılında bu sene katıldığımız tüm fuarlara katılacağız. Ayrıca bayi teşkilatımız geliştikçe bayilik verdiğimiz ülkelerdeki önemli fuarlara katılmak ve iletişim faaliyetlerine de başlamak istiyoruz.”

Yat sektörünün durumu sıkıntılı
Sirena Marine Pazarlama ve İletişim Direktörü Banu Tekin’in yat inşa sektörünün genel durumu hakkındaki görüşleri ise şöyle: “Yat sektörünün durumu sıkıntılı, özellikle geçtiğimiz senelerde büyük başarılara imza atmış önemli şirketlerin ya kapandığını ya da zor durumda olduğunu görüyoruz. Ancak şaşırtıcı bir şekilde çok az sayıda şirket de büyük işler yapmaya başladı. Sektörün durumu iyi olmamakla birlikte, biz kendi konumumuzu koruyor, hatta sektöre daha fazla yatırım yaparak büyümeye devam ediyoruz.”

“Sektörde halen yabancı bayraklama eğilimi devam ediyor. Bu konu sağlıklı bir şekilde çözülmediği sürece de aynı sistemin devam etmesi kaçınılmaz olacak. Ayrıca ciddi bir yetişmiş eleman sıkıntısı var, bu yüzden kendi elemanlarımızın hem fabrikada, hem de yurt içi ve yurt dışı eğitimlere göndererek gelişimlerini sağlıyoruz. Hatta satın alma yaptığımız firmaların elemanlarının bile gerekli eğitimleri almalarını sağlıyoruz.”

“Diğer yandan denizcilik sektöründe belirli standart ve sertifika sistemi olmadığı için yan sanayiden istediğimiz kaliteyi almak mümkün olamıyor. Bu durumu engellemek adına birçok üretimi in-house yapıyoruz. Sonuçta maliyetler artıyor ama kaliteyi istediğimiz seviyelerde ancak bu şekilde tutabiliyoruz. Denizcilik sektörüne otomotiv sektöründe olduğu gibi birtakım standart ve sertifika uygulamaları gelirse, kalite sorunu ortadan kalkacaktır.”


 

---

R E K L A M