
|
Bofor Marine Products![]()
Bu yıl, kuruluÅŸunun 25. yılını kutlayan Bofor Marine Products, kapatıcılar olarak adlandırılan lumboz, hatch, kapı, cam gibi ürünlerde en geniÅŸ üretim yelpazesine sahip firmalardan biri… Hatch ve lumboz üretimiyle 1988 yılında faaliyetlerine başlayan, Bofor Marine Products, her geçen gün genişleyen ürün yelpazesiyle, bugün pazara, hatch, lumboz, kapı, cam gibi, kapatıcılar olarak adlandırılan tüm ürün gruplarını sunuyor. Ar-Ge’ye büyük önem veren ve özellikle son yıllarda her yıl mutlaka yeni bir ürünü müşterilerinin beğenisine sunan firma, kalitesi ve ürün çeşitliliğiyle Türkiye’nin yanı sıra Avrupa ülkeleri başta olmak üzere yurtdışında da adından söz ettiriyor. Üretim tesisi, Ümraniye’de İmes Sanayi Sitesi’nde yer alan Bofor, yaklaşık 1200 metrekarelik kapalı alana sahip tesisinde 40 kişilik ekibiyle çalışmalarını sürdürüyor. kendi ürettiği malzemelerin yanı sıra Türkiye temsilciliğini yaptığı Amerikan Soundown ve İsveçli Auson firmalarının ürünlerini de pazara sunan firma, satış sonrası hizmetleriyle de sektörün takdirini kazanıyor. Bofor’un daha ziyade yelkenli teknelerde ve küçük teknelerde kullanılan hatch ve lumboz üretimiyle faaliyete başladığını belirten Bofor Marine Products Genel Koordinatörü Volkan Balcı, firmanın yıllar içindeki gelişimini şu sözlerle anlatıyor: “Türkiye’de tekne üretiminin gelişmesi ve daha büyük boy tekneler üretilmeye başlanmasıyla, Bofor’un üretimi de müşteri talepleri doğrultusunda bu yöne kaydı. Hatch ve lumbozlardan sonra ilk etapta kapı, arkasından watertight dediğimiz su geçirmez kapılar, hatch’ler ve flush hatch dediğimiz teknede çıkıntı yapmayan hatch’lerin üretimi başladı. Yine teknelerin büyümesiyle klas notasyonları devreye girince özellikle kapılarda alüminyum malzemenin yanı sıra çelik ve paslanmaz çelik malzemeler de üretmeye başladı.” “Türkiye pazarında oldukça tanınan firmamız, gerek katıldığımız fuarlarda kendimizi iyi tanıtabilmemiz, gerekse yurtdışındaki müşterilerimizi memnun edici performans gösteren ürünler yapabilmemiz sayesinde yurtdışı pazarlarda da iyi bir isim yaptı. Özellikle Hollanda, Yunanistan, Rusya, Almanya gibi iyi bilinen pazarların yanı sıra Singapur, Malezya gibi çok iyi bilinmeyen pazarlara da satış yapmaya başladık.” ![]() Bofor Marine Products Genel Koordinatörü Volkan Balcı Dünyada da ilkleri yaptık “Bu büyümeyle birlikte özellikle Türkiye pazarının bizden beklentileri arttı. Hem bu beklentileri karşılamak, hem de ismimizi biraz daha top klas firmalar arasına sokabilmek adına her sene yeni ürünler sunmaya başladık. Bofor, Türkiye’de kendi alanında zaten ilkleri yapmış bir firma. Katıldığımız yurtdışı fuarlarda gözlemlediğimiz kadarıyla bazı ürünlerde dünyada da ilkleri yapıyoruz. Örneğin dünyada ilk kez ana kasa profilinin içine saklı gizli menteşeli flush hatch’leri biz yaptık. Hatta fuarda görüştüğümüz, bu ürünümüzü inceleyen ve çok beğenen çok ünlü bir marka da bir sonraki yıl fuara aynı tip ürünle katıldı. Yine bu sene, yaklaşık 1,5 senelik çalışma sonucu su ve yangın geçirmez flush çelik kapıların üretimini gerçekleştirdik. TÜBİTAK destekli bu projemiz halen dünyada tek.” Tüm kapatıcıları paket halinde sunabiliyoruz “Markamızın seviyesini göstermemiz için bu tarz çalışmaları yapmamız gerekiyor. Zaten Bofor, zamanının birçoğunu Ar-Ge’ye ayırıyor. Her sene yeni bir ürün çıkarıyor. Bu sayede Türkiye’de ve dünyada kapatıcılar dediğimiz, kapı, pencere, hatch, cam gibi ürünlerde en geniş üretim yelpazesine sahip firmalardan biriyiz. Tüm kapatıcıları üretebilmemiz sayesinde müşterilerimize paket halinde ürün sunabilmek gibi bir avantajımız da var.” Teknenin tüm izolasyonunu yapıyoruz “Bofor, kendi ürettiği bu ürünlerin yanı sıra, son iki senedir teknede kullanılan bütün ısı ve ses yalıtım malzemelerini içeren Amerikan Soundown ve boya gibi spreylenebilen viskoelastik bir ürünle teknenin titreşim kaynaklı seslerini kesen İsveçli Auson firmalarının Türkiye temsilciliğini yapıyor. Bu ürünleri de Türkiye’ye sunarak, teknenin tüm izolasyonunu yapan bir firma oluyoruz.” Villa, yalı, otel gibi binalarda da ürünlerimiz kullanılıyor Bofor’un marin dışında bir alanda faaliyeti olmadığını belirten Volkan Balcı, “Ama çalışma alanımız sadece marinle sınırlı olmuyor. Karasal ürünlerle ilgili de bize gelen talepler oluyor. Özellikle villa, yalı, otel gibi binalarda hatch, lumboz gibi ürünlerimiz kullanılıyor. Ürünlerimiz görsel olarak iyi durmasının yanında dayanıklı da olduğu için bu tarz talepler görüyor. Bizim bu anlamda özel bir çabamız yok ama bir şekilde müşteriler bize ulaşıyor. Hatta Bodrum’a Antalya’ya ziyarete gittiğimiz zaman kaldığımız otellerde de kendi ürünlerimizi görebiliyoruz. Ya da ürünlerimizi teknesinden tanıyan tekne sahipleri de villalarında ya da yalılarında bizim ürünlerimizi istiyor. Örneğin şu anda Reza Zarrab’ın yalısı için iki tane 5 metreye 2 metrelik elektrikli, sürgülü kapı yapıyoruz.” diyor. ![]() Kaliteyi yüksek tutmak için tüm üretimi kendimiz yapıyoruz Bofor’un üretim tesisinin Ümraniye’de İmes Sanayi Sitesi’nde yer aldığını hatırlatan Balcı, üretim süreçleriyle ilgili de şu bilgileri veriyor: “Üretim yerimiz, ofisler dahil yaklaşık 1200 metrekarelik bir alan. Bu alan içerisinde üretimimizin hemen hemen tamamını kendimiz yapıyoruz. Dışarıya mümkün oldukça az şeyi taşere ediyoruz, çünkü bizim en büyük önceliğimiz kalite. Kalitemizi yüksek tutabilmemiz için de her şeyi bizim kontrol etmemiz lazım. Bofor’dan çıkan her ürün bizim kalite standartlarımızda olmak zorunda. Bu nedenle dökümünden boyasına kadar her şeyi kendimiz yapıyoruz. Hatta sektörde bu işi yapan kimsede olmayan bir boya fırınımız var.” “Zaten müşterilerimiz de kaliteye verdiğimiz önemin farkında. En büyük amaçlarımızdan biri sadık müşteri portföyümüzü genişletmek. Bizim portföyümüzdeki müşterilerimizin yüzde 90’ı gerçekten sadık müşteridir. Bir projesinde bizle çalışıp, başka projesinde başka firmayı tercih eden müşterimiz çok nadirdir. Bunun en önemli sebebi de ürünlerimize gösterdiğimiz hassasiyet.” “Hassasiyet gösterdiğimiz ikinci bir konu da satış sonrası. Yurtdışından alınan malzemeler için firmaların karşılaştığı en büyük sorun, enformasyon akışı ile ilgili ulaşım sorunu. Birçok tersane ürünlerle ilgili karşılaştığı sorunları kendi gidermek zorunda kalıyor. Bu da ekstra bir maliyete ve zaman kaybına yol açıyor. Aynı zamanda insanlar bilmediği bir işi yapmak zorunda kalıyor. Bu noktada bizim avantajımız ortaya çıkıyor. Ürünlerimize normal olarak 2 sene garanti veriyoruz ama onun dışında tekne suda olduğu sürece biz neredeyse garantiliymiş gibi çalışıyoruz. Tabi ki servisin de, yol gibi, şehir dışındaysa konaklama gibi, ya da değişecek parça varsa onun maliyeti gibi bir maliyeti var. Ama biz hiçbir zaman servisten para kazanmıyoruz, sadece sunduğumuz servisin bize maliyeti neyse onu deklare ediyoruz.” “Bizim sektörümüzde, üretim kapasitesi olarak sınıflandırma yapmak mümkün değil. Proje bazlı bir kapasite söyleyemeyiz, çünkü bir projede 30 hatch, 4 kapı, 3 sürgülü kapı, 2 makine dairesi kapısı varken; aynı boy başka bir teknede 12 hatch, 1 kapı, 1 sürgülü kapı olabiliyor. Ürün portföyümüzün genişliği ve her bir ürünün üretimindeki farklar nedeniyle sayısal olarak kapasite belirtmemiz de zor. Örneğin sadece weathertight dediğimiz su geçirmeyen hafif tip kapılarda 5 modelimiz var. Bunların üzerinde de müşteri talebine göre değişiklikler yapıp o anlık modeller oluşturabiliyoruz. Bu modellerin birinden ayda 10 tane üretirken bir diğerinden 50 tane üretebiliriz.” “Genel olarak yakın bir zamana kadar tam kapasite çalıştığımızı söyleyebiliriz. Standart ürünlerimiz hariç senede yaklaşık 250 civarında kapı ve bir o kadar da hatch üretiyorduk. Daha çok 24 metre altı CE’li teknelerde kullanılan klasik hatch ve lumbozlardan oluşan standart ürünlerimizde ise 400-500 civarı bir üretim yapıyoruz. Ama şu anda bu boylarda tekne üretimi oldukça az. Zaten standart ürünlerimiz üretim kapasitemizde çok fazla bir yer işgal etmediği gibi, ciro anlamında da çok küçük bir kısmını karşılıyor. Ancak hem yurtiçinde hem de yurtdışında tanınmamızı sağlayan, herkesin bildiği bu ürünlerimizi üretmeye devam ediyoruz.” Personelimizi kendimiz yetiştirmek zorundayız “Toplam çalışan sayımızda stabil kalmaya çalışıyoruz Özellikle son 3 senedir markette çok büyük problemler yaşanmasına rağmen biz ekibimizi birarada tutmaya çalışıyoruz. Çünkü, sıradışı bir üretim yapıyoruz, çıkacak bir personelin yerine dışardan herhangi bir adamı alabileceğimiz bir faaliyetimiz yok. Personelimizi kendimiz yetiştirmek zorundayız. Dolayısıyla yetiştirdiğimiz adamları da tutmak zorundayız. Şu anda 7 tanesi idari personel olmak üzere toplam 40 kişiyiz. Benimle birlikte 3 mühendis var ve bunların ikisi doğrudan ürün tasarımı ile ilgileniyor.” “Ürünlerimizde alüminyum, çelik ve paslanmaz çelik olmak üzere metal üzerine çalışıyoruz. Bunun dışında herhangi bir şey kullanmıyoruz. Kompozit yapılarda çok talep gelmesine rağmen bunu ayrı bir alan olarak görüyoruz. Bu nedenle yakın bir zamanda böyle bir düşüncemiz yok. Kapılarda ve hatch’lerde ağırlıklı olarak alüminyum çalışıyoruz. Klasik hatch veya lumbozların hepsi alüminyum. Çelik çalışmamızın nedeni ise klas notasyonları. Büyük teknelerde yangın izolasyonu olan bölmelerde kapılar ve hatchler alüminyumun erime sıcaklığından dolayı çelik veya paslanmaz çelik olmak zorunda. Paslanmazı ise özellikle sürgülü kapılar ya da çerçevelerde kullanıyoruz. Tabi kapıların içindeki aksamların, mekanizmaların tamamı zaten paslanmaz oluyor. Bunun yanı sıra müşterilerimizin özel istekleri de oluyor. Örneğin standart olarak alüminyum yaptığımız hatch’in kasasını paslanmaz isteyebiliyor. Bunun gibi talepleri de mümkün olduğu sürece karşılıyoruz.” “Yurtdışına sattığımız malzemelerde yüzde 99 montajı biz yapmıyoruz, firmalar kendileri yapıyorlar. Yurtiçinde ise, tekne İstanbul’daysa yüzde 99 biz yapıyoruz. İstanbul dışında ise anlaşmaya bağlı. İstanbul dışına teklif verirken montaj dahil ya da montaj hariç teklif veriyoruz. Montaj hariç olursa montaj bedelini ayrıca belirtiyoruz. İstanbul dışında ortalama yüzde 40 biz yapıyoruz montajı. Montajı bir kişi yapamıyor, birkaç kişi gitmek zorunda ve birkaç gün alabiliyor. Dolayısıyla İstanbul dışı montajlar ekstra bir maliyet gerektiriyor.” “Elbette ürünlerimizin montaj talimatnameleri var ama bunlar çoğu kez ya okunmaz, ya anlaşılmaz. Montaj kaynaklı bir problem olduğu zaman da sorunu gene biz çözüyoruz. Dolayısıyla bunun önüne geçebilmek için montajı kendisi yapacak firmalara da süpervizör olarak bir kişi gönderiyoruz. O arkadaş montaja devam edecek grupla birlikte her üründen en az bir tane olmak kaydıyla montajı yapıyor.” Büyük projelere doğrudan satış yapıyoruz Yurtiçinde büyük projelere doğrudan satış yaptıklarını belirten Volkan Balcı, şöyle devam ediyor: “Malzemelerimizi satan bayilerimiz de var. Bayilerimiz büyük yatlara sattığımız ürünleri değil, klasik hatch, lumboz gibi ürünlerimizi satıyorlar. Yurtdışında ise belli ülkelerde dealerlarımız var. Dealerımızın olmadığı ülkelere doğrudan satış yapıyoruz. Dealerımızın olduğu bir ülkeden direkt bir talep geldiği zaman da dealerlarımıza yönlendiriyoruz. Israrcı olurlarsa da müşteri kaybetmemek adına biz görüşmeyi yürütüyoruz ama o dealerımızın komisyonunu da ayırıyoruz.” Sun Seeker’ın kapılarını ve hatch’lerini üretiyoruz “Ürün gamımızın çok geniş olması sayesinde, gerçekten iyi referanslar yapmaya başladık. En son İngiltere’nin Sun Seeker firmasıyla anlaşma yaptık ve onların kapılarını, hatch’lerini üretmeye başladık.” “Global anlamdaki kriz Türkiye’deki marin sektörüne daha geç geldi. Bunun en büyük sebebi, biz megayat üretimi ağırlıklı bir ülkeyiz. Megayatların üretimi 6 ayda bitmiyor, minimum 2 yıl bazen 3-4 yıl sürebiliyor. Kriz 4 sene evvel başladığı zaman Türk üreticilerin elinde çok fazla proje vardı. Müşteriler de belli rakamları ödedikleri için çoğu vazgeçmedi. Dolayısıyla yaklaşık 2,5 - 3 senelik süreçte krizi pek hissetmedik çünkü piyasada iş vardı. Ama son 1 senedir çok ciddi bir kriz var ortada. Çünkü yeni proje yok.” Kriz başta bir fırsattı “Kriz, Bofor olarak, bizim açımızdan ilk başta bir fırsattı. Çünkü daha fazla para verip çok bilindik markaları isteyen müşteriler, krizde aynı kalitede daha uygun fiyatlı ürünleri aradı. Burada alternatif olarak biz vardık. Bunun yanı sıra malzeme tercihinde önceliği kalite değil ucuzluk olan müşteriler de kriz etkisiyle fiyatların ucuzlamasını fırsat bilerek gene bize geldiler. Daha önce alamadığımız bu projelerin yanı sıra kendi portföyümüzdeki müşterilerimiz de olunca, pazar daralmasına rağmen biz çok yüksek bir pazar payıyla çalışmaya başladık. İlk etapta bu bizi memnun ediyordu ama şu anda hem iş yok, hem sipariş aralıkları çok genişledi. Belki geçen yılki ciromuzu gene yapacağız ama 3 ay sipariş almadığınız zaman, 3 ay bütün genel giderleri cebinizden karşılıyorsunuz. Ama firma olarak bu işten vazgeçme lüksümüz yok. Sektörün en büyüğü olarak en başta bizim burada durmamız gerekiyor.” “Amerikalıların dediği gibi ‘7 yıl iyi, 7 yıl kriz’ olacak gibi görünüyor. Kişisel olarak 2015’e kadar çok bir şey beklemiyorum. Firma sahipleriyle konuştuğumuz zaman, onların da beklentisinin 2013 sonuna kadar çok iyimser olmadığını görüyoruz. Tabi bizi ümitlendiren ufak bir hareketlenme var. Ama bu hareketlenme, gerçekten sektörün yeniden yükselişe geçmesi mi; yoksa tesadüfen peşpeşe gelen birkaç sipariş mi, bunu da tam olarak bilemiyoruz.” İlginizi çekebilir... D-Marin, Ödüllü ESG Programı Kapsamında Dünya Çevre Günü'nü Kutluyor2025 Dünya Çevre Günü ÅŸerefine, D-Marin Akdeniz ve Körfez bölgelerindeki seçkin marinalarında çevresel performansta önemli ilerleme kaydettiÄŸi bir yıl... boot Düsseldorf ve Alman Okyanus Vakfı'nın 2026 'okyanus saygısı' Ödülü için BaÅŸvurular BaÅŸladıOcak 2026'da açılışta ödül töreni yapılacak, kazanan projeye 20.000 € para ödülü verilecek... Optimist Milli Takımı Avrupa Åžampiyonu OlduUluslararası Optimist Sınıf BirliÄŸi (IODA) ve Türkiye Yelken Federasyonu iÅŸ birliÄŸiyle, Arkas ÇeÅŸme Yelken Kulübü ev sahipliÄŸinde düzenlenen 2025 Opti... |
|||
©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Åž. | Sektörel Yayıncılar DerneÄŸi üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.