
|
Bodrum İçmeler'in Yat Üreticileri Direniyor...![]()
Bodrum Yacht Show için gittiğimiz Bodrum’da yat üretiminin merkezi İçmeler Bölgesi’ni ziyaret ettik. Özkalay Yachts’tan Abdullah Özkalay, Roda Yacht’tan Yılmaz Dinç ve Ağanlar Yachts’tan Erdem Ağan’la görüştük… Ekip olarak Bodrum Yacht Show fuarını ziyaret için kente gittiğimizde, Bodrum’da yat üretim merkezi olan İçmeler Mevkii’ne giderek üretici firmaları ziyaret ettik. Aynı gün, Bodrum yat sanayiinin öncülerinden olan ve son yıllarda hobi olarak başladığı yat maketi yapımını işe dönüştüren Ali Kemal Denizaslanı’nın vefat ettiğini öğrendik. Özkalay Yachts’tan Abdullah Özkalay, Roda Yacht’tan Yılmaz Dinç ve Ağanlar Yachts’tan Erdem Ağan’la yaptığımız röportajların yanı sıra tersanelerin çalışanlarıyla konuşarak bölgenin nabzını tutmaya çalıştık. İlk girdiğimiz birkaç tersanede boş hangarları ve ufak tefek işlerle ilgilenen birkaç çalışanı gördüğümüzde biz de umutsuzluğa kapıldık. Ancak sonraki tersanelerde inşa halindeki tekneleri ve harıl harıl çalışan personeli gördüğümüzde moralimiz yerine geldi. Yaptığımız görüşmelerle ilgili ayrıntıları vermeden önce Bodrum İçmeler Mevkii yat üreticileri için genel bir değerlendirme yapmamız gerekirse, bölgenin köklü ve referansları sağlam firmalarının üretime devam ettiğini söylemek yanlış olmaz. Ancak yine de bölgenin tekne üretim sayısında bir azalma olduğu ve bazı firmalarda işlerin durma noktasına geldiği de bir gerçek. Bodrumlu tekne üreticilerinin gündemindeki bir diğer konu da Ören Mevkii’nde kurulması planlanan tersaneler. Aldığımız bilgilere göre, Askeriye’nin bölgeyi kullanmak istemesi nedeniyle ortaya çıkan sorun da yapılan görüşmelerle aşılmış. Ancak yine de Ören Bölgesi’nde tersanelerin kurulması ve faaliyete geçmesi için uzun bir süreç gerekiyor… Abdullah Özkalay: “Bodrum’un motoru, yat inşa sektörü” Görüştüğümüz isimlerden Özkalay Yachts’tan Abdullah Özkalay, İçmeler Bölgesi’ndeki dağınıklıktan ve belediyenin bölgeyle ilgilenmemesinden şikayetçi. İçmeler’in 1970’li yıllardan bu yana tersane bölgesi olduğunu söyleyen Abdullah Özkalay, “1991 yılından bu yana buraya ruhsat almaya çalışıyoruz. Önce birinci derece sit alanı ilan ettiler, sonra turizm tesisi yapılabilmesi için ikinci dereceye döndürdüler, en sonunda sit alanından çıkartıldı. Şimdi ‘ruhsatlarınızı vereceğiz’ diyorlar ama ne olacağı belli değil. Kimse ilgilenmeyince bölge bu hale geldi. Tabi bu arada krizler vs. de gelince birçok firma da kapatmak zorunda kaldı.” diyor. Yat inşa sektörünün Bodrum’un motoru olduğunu söyleyen Özkalay, “Bodrum turizm bölgesi, ama turizmle gelen para o kadar fazla değil. Kaç bin kişiyi ağırlıyorsunuz da ondan sonra belirli bir para geliyor. Halbuki bir tane teknenin ihraç edilmesi, ciddi bir para. Ayrıca tersanede çalışanlar ve etraftaki taşeronlarla birlikte, bir tersane 150-200 kişiye bakıyor.” şeklinde konuşuyor. Özkalay Yachts’ın 1985 yılında kurulduğunu hatırlatan Abdullah Özkalay şöyle devam ediyor: “Firmamızı kardeşim Mustafa Özkalay kurdu. 1992 senesinde ben de dahil olunca birlikte bir tersane açtık. Daha sonra, tersanemiz kıyıya uzak olduğu için büyük tekneleri denize indirmek zor olduğundan İçmeler’in girişindeki yeni yerimizi yaptık. Orada 50 metreye kadar tekne yapabiliyoruz. Burada ise denize götürmek kolay olmadığı için maksimum 40 metreye kadar tekne yapabiliyoruz.” “İçmelerde sac tekne yapan ilk firma biziz. İlk yaptığımız zaman tuhaf karşılanmıştık ama şimdi herkes saca, alüminyuma döndü. Şimdi hem ahşap, hem sac, hem de fiberglas tekne üretiyoruz. Şu anda 21 personelimiz var ama 50’nin üzerine çıktığımız dönemler de oldu.” “Ören, Mustafa Özkalay’ın 15 seneden de uzun bir süredir ilgilendiği bir proje. Çok uzun süre yer arandı, yer bulundu, bazı izinler alındı, belirli bir noktaya geldi ancak Genel Kurul’da yönetim değişti. Bir dönem hiçbir şey yapılamadı. Şu anda son aşamaya geldi ama üstyapıya geçilebilmesi için belirli bir para gerekiyor. Orada üstyapıda bir standart olacak, herkes belli bir tipte yapacak. Çok ciddi bir alan var, çekek alanı da yapılabilecek. Aslında çekek işi de çok önemli. Çünkü Akdeniz’de çok büyük tekneleri çekebilen sadece Mallorca ve Malta var. Biz onlarla aynı kalitede iş yapabiliyoruz ama iş gücümüz daha ucuz. Bu nedenle refit işini canlandırabilirsek, çok büyük iş imkanı yaratabiliriz.” “Biz Ören’in faaliyete geçmesinin yanı sıra İçmeler’in de yerinde kalmasını istiyoruz. Çünkü burası Bodrum için önemli. Burada daha küçük tekneler yapılabilir ya da turizmle iç içe bir yapılaşma olabilir.” Yılmaz Dinç: “2-3 kişi biraraya gelince iş yapamıyoruz” Bodrum İçmeler Mevkii’inde üretime devam eden tersanelerden biri de Roda Yacht. Firma henüz çok yeni, ancak kurucularından Yılmaz Dinç, sektörde 30 yılı aşkın bir tecrübeye sahip. Roda Yacht’ı oğlu Orhan Dinç’le birlikte kurduklarını söyleyen Yılmaz Dinç, “Ben bu işe 1981’de Erol Ağan’la başladım. 1989’da ayrıldım ve Yılmaz Dinç adıyla tekne yapmaya devam ettim. 2001 yılından sonra rahatsızlığım nedeniyle bir süre ara verdim. 2006 yılında da buradaki 5 esnaf biraraya gelerek Bodrum Gulet’i kurduk. Bodrum Gulet’te birkaç tekne yaptık ama çeşitli anlaşmazlıklar nedeniyle ben hisselerimi devrederek şirketten ayrıldım. Tabi Bodrum Gulet’i kurduğumuzda kendi şirketlerimiz de devam ediyordu. Dinçarslan adıyla bir ortak şirket kurmuştum. Bu senenin Şubat ayına kadar devam etti. Şubat ayından bu yana da oğlum Orhan Dinç’le beraber yeni bir isimle, Roda Yacht olarak devam ediyoruz.” şeklinde konuşuyor. Şu anda 27 metrelik 4 kabinli ahşap bir tekne yaptıklarını belirten Yılmaz Dinç, “Aslında 24 metre olarak başlamıştık ama kabinleri istediğimiz gibi sığdıramayınca 27 metreye kadar çıktık. Bunun dışında da bir yelkenli ve lobster tarzı bir gezi teknesi ile ilgili görüşmeler yapıyoruz. Şimdilik 6 personelle çalışmalarımıza devam ediyoruz ama diğer projeler de başlarsa çalışan sayımız 15’i bulur.” diyor. Bodrum yat üreticilerinin de durumunu değerlendiren Yılmaz Dinç, şöyle devam ediyor: “Rüzgar hep kuzey esmiyor, bazen yıldız, bazen karayel, bazen de lodos esiyor. Herkes bir rüzgar yakalıyor. Ben 90’lı yıllarda iyi rüzgar yakaladım ve iyi tekneler yaptım. Rüzgarı yakalayıp kullanamayanlar da var. Ama artık rüzgar dağılıyor. Bizim içinse artık oğlum piyasaya girdi, bir çevre edindi. Yani şimdi o bir rüzgar yakaladı. Onun rüzgarıyla devam ediyoruz.” “Ben Ören kooperatifinin kurucularındandım. Ama o proje çok uzun soluklu bir proje. Benim nefesim yetmedi ve ayrıldım. Bir de bizim Türk Milleti’nin kötü bir özelliği, 2-3 kişi biraraya gelince iş yapamıyoruz. Kurucular olarak projeyi belli bir noktaya getirdik ve tıkandı. Kendi aramızda da sürtüşmeler başlayınca ben hissemi sattım ve ayrıldım.” Erdem Ağan: “Köklü firmalar ayakta kaldı, günü yaşayan firmalar kapatmak zorunda kaldı” İçmeler’in en öne çıkan tersanelerinden biri de Ağanlar. 1961 yılında Erol Ağan tarafından kurulan Ağanlar, bugün yat imalatı ve bakım onarımı yapan Ağanlar Yachts, tekne bağlama ve çekek hizmeti veren Ağanlar Marina ve sigorta hizmeti veren Ağanlar Insurance olmak üzere üç departmanıyla faaliyetlerini sürdürüyor. Daha önce trandil, gulet ve ahşap tekneler yapan firma, 2007 yılından itibaren farklı projelere de yer vermeye başladı. 2009 yılında yapımına başladığı Ron Holland tasarımı 32 metrelik alüminyum yelkenlisini geçtiğimiz mart ayında denize indiren firma, bu tekneyle katıldığı Avrupa’daki fuarlarda büyük sükse yaptı. Ağanlar’ın 2008 yılı sonunda başlayan krize rağmen, 2009 yılında tersanesini yenilemeye başladığını söyleyen Ağanlar Yachts CEO’su Erdem Ağan, tersanede yapılan yeniliklerle ilgili şunları söylüyor: “Daha önce eski yöntemlerle, kumsaldan kızaklarla tekne çekiyorduk. Bugünse yeni rıhtımımızı yaptık, dolgumuzu tamamladık, 3 tane iskele yaptık ve 450 tonluk Türkiye’nin en büyük liftini satın aldık. Bu tonajlarda 11,5 metre genişliğe ve 60 metre boya kadar yat çekebiliyoruz. Üç hafta önce 425 tonluk bir treyler aldık. Ayrıca bir tane 100 tonluk bir tane de 40 tonluk ek travel liftimiz var. 35 bin metrekarelik çekek alanımızda, şu anda küçük yatlardan megayatlara, katamaranlara kadar yılda 450 yata operasyon yapabiliyoruz. Hedefimiz, bunu 2013 yılında 600 yata çıkarmak. 60 metreye 20 metre ve 10 metreye 40 metrelik iki hangarımız vardı. Bunları kaldırdık ve 18 metre yüksekliğinde, 13 metre genişliğinde, 60 metre boyunda 4 tane kapalı hangar yapıyoruz. Bu hangarlar, yat imalatının yanı sıra refit ve boya hangarları olarak da kullanılacak.” Şu anda 24 metrelik bir yatın imalatının devam ettiğini belirten Erdem Ağan, “47 ve 46,5 metre iki tane refit projemiz, bu ay sonu itibariyle başlıyor. Bir tane de 48,5 metrelik teknenin refit projesi için görüşmelere devam ediyoruz. Teklif verdiğimiz 4 tane imalat projesi var. Rakiplerimiz yurtdışından büyük firmalar ama fiyat açısından rekabet edebilecek durumdayız.” diyor. Bodrum’da, yat imalatında 2000 yılından sonra kontrolsüz bir büyüme ve çoğalma olduğunu söyleyen Erdem Ağan, “8-10 tane firma varken, bu rakam bir anda 35-40’lara çıktı. Bilen de bilmeyen de imalatçı olduğunu sandı. Biz 50 yıllık bir firmayız, ne krizler geldi-geçti. Hepsinde ayakta durmayı bildik. Zaten bunların A, B, C planlarını yapıyoruz. Bunu yapamayan, günü yaşayan firmalar kapatmak zorunda kaldılar. Bugün yine baktığımızda 7-8 tane ana firma var. Yani köklü firmalar çalışmalarına devam ediyor ama günü yaşayan firmalar, ne yazık ki gelecek planları olmadığı için, piyasaya kontrolsüz girdikleri için ayakta duramadılar.” şeklinde konuşuyor. Ağanlar’ın Ören Koperatifi’nin kurucu üyelerinden olduğunu hatırlatan Erdem Ağan, şöyle devam ediyor: “Bize tahsis edilen yerin askeri bölge olarak kullanılabilme niteliğinde olduğu, bu nedenle oraya yapılacak yatırıma Askeriye’nin onay vermediği söylendi. Sanıyorum bu durum Genel Kurmay’dan çözüldü. Yakın zamanda da Ören projesi tekrar aktif hale gelebilir. Ancak şahsi görüşüm, her ne kadar Ören’i destekliyorsak da Bodrum’un da yerinde kalması gerektiği yönünde. Bodrum olmazsa ne Tavşanburnu ne Ören hiçbir şekilde ayakta duramaz. Çünkü burada 50 yıllık bir tarih, 50 yıllık bir know-how var. İçmeler, butik olarak yine imalata devam etmeli kapasitesini aşan tekneler ise Ören’de yapılmalı.” “Biz, Ağanlar olarak önümüzü çok açık görüyoruz. Tersanemizi yenilemek için yatırıma başladığımızda ‘bu kadar yatırım buraya yapılır mı?’ diyenler, bugün hayretle ne kadar doğru bir iş yaptığımızı izliyorlar. Birkaç şirket daha yatırımını, gelişimini tamamlarsa Bodrum yat sanayiinin çok daha iyi yerlere geleceğini düşünüyoruz. Bu yüzden diğer arkadaşlarımızın da yatırım yapıp dünya standartlarında tesisler oluşturması gerekiyor.” İlginizi çekebilir... Bilgin Yachts Tarafından İnşa Edilen 45m m/y ELADA Özel Satışa SunulduBilgin Yachts tarafından inşa edilen muhteşem 45 metrelik sportif ters pruvalı motor yat ELADA için özel bir satış fırsatı.... İTÜ Denizcilik Fakültesi'nde Mezuniyet HeyecanıMezuniyet Töreni, 1 Temmuz 2025 Salı günü, saat 18.30'da Tuzla Kampüsü'nde İTÜ rektörü, Prof. Dr. Hasan Mandal ve Denizcilik Fakültesi dekanı ... Denizcilik Sektörünün İhracat Şampiyonları Ödüllerini AldıGemi, Yat ve Hizmetleri İhracatçıları Birliği, (GYHİB), son iki yılın en fazla ihracat yapan firmalarını ödüllendirdi. 2023 ile 2024 yıllarında, birli... |
|||
©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. | Sektörel Yayıncılar Derneği üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.