14 Ağustos 2012 | SÖYLEŞİ 33. Sayı (Temmuz-Ağustos 2012)

Şentürk Denizcilik’in Sealux markasıyla pazara sunduğu ürünlerin sayısını artırdığını söyleyen Şentürk Denizcilik Genel Müdür Yardımcısı Volkan Şentürk, Sealux markası altında 1200 kalem ürün üretiyoruz. Bunun dışında pazara sunduğumuz yine 1200 kaleme yakın ithal ürünümüz var.” diyor…
Şentürk Denizcilik’in Sealux markasıyla pazara sunduğu ürünlerin sayısını artırdığını söyleyen Şentürk Denizcilik Genel Müdür Yardımcısı Volkan Şentürk, Sealux markası altında 1200 kalem ürün üretiyoruz. Bunun dışında pazara sunduğumuz yine 1200 kaleme yakın ithal ürünümüz var.” diyor…
Toptan satışlarının yanı sıra, ikisi İstanbul’da üçü Marmaris’te yer alan 5 mağazasıyla sektöre hizmet veren Şentürk Denizcilik, hem Sealux markasıyla ürettiği, hem de ithal ettiği ürünlerin sayısını her geçen gün artırıyor. Birçok yeni ürün imal etmeye ve farklı markaları Türkiye’ye getirmeye başladıklarını söyleyen Şentürk Denizcilik Genel Müdür Yardımcısı Volkan Şentürk, “Kumanda kolları, kaptan koltuk ayakları, gönder kancaları gibi yeni ürünler imal etmeye başladık ve imalatımızı arttırmak yönünde çalışmalarımıza devam ediyoruz. Hidrofor, şalter, projektör, ırgat gibi ürünlerde yurtdışından yeni firmalarla anlaşmalar yaptık. Bu şekilde sektörde yerimizi korumaya çalışıyoruz.” diyor.

Şentürk Denizcilik’in kendi ürettiği ürünleri Sealux markasıyla sektöre sunduğunu hatırlatan Volkan Şentürk, “Sealux markası altında 1200 kalem ürün üretiyoruz. Bunun dışında pazara sunduğumuz yine 1200 kaleme yakın ithal ürünümüz var.  Belli bir kaliteye ulaşmış, marka olmuş firmalarla çalışıyoruz. Bu markalar arasında yıllardır ürünlerini getirdiğimiz korna ve sintine gibi ürünleri olan İtalyan firması Marco; can salları ve bot gibi ürünleri olan Almar firması; vinç, ırgat gibi ürünlerde South Pacific firması; projektör üretimi yapan Allremote markası; temizlik ürünlerinde Matt Chem ve usturmaçalarda Castro gibi markalar var.” şeklinde konuşuyor.

Türkiye’nin denize kıyısı olan her yerinde ürünlerimiz müşteriye ulaşıyor
Şentürk Denizcilik Genel Müdür Yardımcısı Volkan Şentürk, şöyle devam ediyor: “Mağazalarımızın sayısında bir artış yok. Eskiden beri gelen, belirli merkez noktalardaki kendi mağazalarımız faaliyetlerine devam ediyor. Ancak bayi sayımızda artış oldu. Geçtiğimiz yıl bayi ağımızı kuvvetlendirmeye yönelik çalışmalar yaptık ve bayi ağımıza birçok yeni firma ekledik. Şu anda 200’ün üzerinde bayimiz var ve Türkiye’nin denize kıyısı olan her yerinde ürünlerimiz müşteriye ulaşıyor.”

“Daha çok güney bölgelere çalışıyoruz. Burada ticari teknelerin de fazla olması ve bu teknelerin çok sık kullanılması nedeniyle aksesuar ve yedek parça ihtiyacı da daha çok oluyor. Marmara’da ise daha çok özel tekneler ağırlıkta ve özel tekneler daha seyrek kullanıldığı için yedek parça veya aksesuar ihtiyacı da daha az oluyor.”

Geçtiğimiz yıl hedeflediğimiz noktaya ulaştık
“Şentürk Denizcilik olarak geçtiğimiz yıl hedeflediğimiz noktaya ulaştık. Ama pazarda son 3 senedir ciddi bir düşüş var. Biz, yeni yaptığımız imalatlarla ve ithalatlarla, yani kendi çabalarımızla pazardaki payımızı her geçen gün arttırdık. Bir düşüş yaşamadık ama pazarın düşüşü belli. Belki pazardaki düşüş olmasaydı daha büyük artışlar da yaşayabilirdik. Bizim artış yapmamızın sebebi kendimize yeni ürünlerle daha geniş bir ürün portföyü oluşturmamız ve böylece rekabet şansımızı arttırmamız.”

“Bu yıl da geçen seneye göre daha fazla düşüş var. Özellikle yeni inşada ciddi bir düşüş söz konusu. Sektörde bu kadar düşüş varken bizim artış sağlamamızın nedeni, ürünlerimizin sadece yeni inşaya değil, hazırdaki teknelere de hitap etmesi. İnsanlar yeni tekne almak yerine ellerindeki tekneleri bakıma aldılar. Bunun yanı sıra ikinci el satışlarının artması sonucu, ikinci el tekne alanlar da tekneyi aldıktan sonra, teknelerinde zaruri olan veya kendi istedikleri değişiklikleri yaptılar. Bu nedenle bizim satışlarımızda bir düşüş olmadı ama sadece yeni inşaya hitap eden firmalarda daha fazla düşüş yaşanmıştır.”

“Yurtdışı satışlarımız da az da olsa var. Bu yönde çalışmalarımızı da sürdürüyoruz ve yurtdışı satışlarımızı kuvvetlendirmeye çalışıyoruz. Ama öncelikli hedefimiz Türkiye pazarı. Buradaki özellikle imalatla ilgili çalışmalarımızı istediğimiz düzeye getirdikten sonra yurtdışı pazarlara yoğunlaşacağız. Bu sene Amsterdam’daki Mets fuarına katılacağız. Bu fuarın arkasından da yurtdışı çalışmalarımızla ilgili daha doğru bir değerlendirme yapabileceğimizi düşünüyorum.”

Sektörün gelişimi için öncelikle denizcilik kültürünün gelişmesi lazım
“Denizcilik sektörünün gelişimi için öncelikle denizcilik kültürünün gelişmesi lazım. Bu konuda da her şeyde olduğu gibi öncelikle çocuklara inmek gerekiyor. Yelken okulları vb. kuruluşları desteklemek, insanlara daha fazla denizi sevdirmek gerek. Birçok büyük firma da sosyal sorumluluk projelerinde özellikle çocuklara yöneliyor. Çünkü bugünün çocukları yarının gençleri olacak, sonrasında da hepsi potansiyel müşteri haline geliyor. Bu nedenle önce çocuklardan başlamak lazım.”

“Resmi kurumlar son 3-4 yıldır sektörün gelişimi için üzerine düşen görevi yapıyor. Özellikle vergi indirimleri çok işe yaradı ama dünyada bir krizin olması bu girişimlerin doğrudan sektöre yansımasını engelledi. Bunun yanı sıra sektörün gelişimi için yapılacak pek çok şey var. Bunlardan biri de marinaların sayısının arttırılması ve marina fiyatlarının düşürülmesi. Zaten marinaların sayısı arttıkça zamanla fiyatların da düşeceğine inanıyorum. Devlet de bu konuda çalışmalar yapıyor. Herkesin bildiği bir İspark projesi var. İstanbul başta olmak üzere marinaların sayısı artıyor. Bu gelişmelerin sektörü olumlu yönde etkileyeceğine inanıyorum. Ama yine de öncelikle dünyadaki ekonomik krizin aşılması lazım. Kriz bitmediği sürece sektörün ilerlemesi zor.”

“Kriz nedeniyle ikinci el tekne fiyatlarında düşüş var. Bu da yeni inşa yapan firmaları olumsuz etkiliyor. Yunanistan’dan, Amerika’dan vs. ucuz ikinci el tekneler getiriliyor. Bu belli standartlara bağlanarak bir nebze engellense, buradaki imalatçılara katkısı olabilir. Tabi bunun yanı sıra tekne imalatçılarının da rekabet düzeylerini arttırmaları gerekiyor.”

“Türkiye’de denizcilik sektörünün daha ileriye gideceğine inanıyorum. Bu yüzden yıllardır yaptığımız gibi imalatta daha kuvvetli olmak için çaba gösteriyoruz. Birkaç sene içinde kendi ürettiğimiz ürün kalemlerini 3 binlere, 5 binlere çıkartıp, Türkiye’de daha fazla ürün imal edip, özsermayemizle daha fazla pazara hitap etmek, arkasından da dünyaya açılmak istiyoruz.”