200x200 piksel Reklam Alanı
200x200 piksel Reklam Alanı

Mengi Yay Yatçılık

Mengi Yay Yatçılık

20 Aralık 2011 | HABERLER
29. Sayı (Kasım-Aralık 2011)

Sandal üretimiyle adım attığı yat inÅŸa sektöründe gulet ve yelkenli teknelerle tecrübe kazanan Mengi Yay Yatçılık, bugün Nuh Sanayi Sitesi ve Yalova’daki üretim yerlerinde 50 metreye kadar çelik ve ahÅŸap tekne üretimi yapıyor.
Sandal üretimiyle adım attığı yat inÅŸa sektöründe gulet ve yelkenli teknelerle tecrübe kazanan Mengi Yay Yatçılık, bugün Nuh Sanayi Sitesi ve Yalova’daki üretim yerlerinde 50 metreye kadar çelik ve ahÅŸap tekne üretimi yapıyor.
Mengi Yay’ın başlangıç hikayesi, Ramazan Mengi’nin 1976’da Ayvansaray’da kendi adına kurduğu işle başlıyor. 82-84 arası sektörün Tuzla’ya taşınmasıyla o da Tuzla’ya geliyor ve 93 yılına kadar şahıs firması olarak çalışmalarını sürdürüyor. 1993 yılında Muzaffer Yay’la beraber Mengi Yay’ı kuruyorlar. Ramazan Mengi’nin bir trafik kazasında hayatını kaybettiği 1996 yılına kadar ürettiği gulet ve yelkenli teknelerle sektörde dikkat çeken firma, bu tarihten itibaren yat sektörünün de gelişimiyle birlikte motoryat üretimine de başlıyor. Dört sene önce de bir müşterisinin isteği üzerine çelik tekne üretimine başlayan Mengi Yay, teknenin beğenilmesi üzerine hemen arkasında ikinci çelik teknesini de üretiyor. Mengi yay şu anda da 3 çelik teknenin üretimine devam ediyor.

Kriz döneminin Mengi Yay açısından iyi geçtiğini söyleyen Mengi Yay Yatçılık Genel Müdürü Hüseyin Mengi, “2008 yılında kriz dönemine teknelerimiz natamam halde yakalandık. Müşterilerimizle iyi bir diyalog halinde tekneleri tamamladık ve teslim ettik. 2009’da teslim ettiğimiz teknelerin devamında da 2011’de bitirmek üzere yeni siparişler aldık. Kriz kapasitemizi yüzde 15/20 düşürmesine rağmen 2010’da da 2012’de teslim etmek üzere 4-5 yeni sipariş aldık.” diyor.

“Şu anda imalatı süren 2012’de teslim edeceğimiz ikisi 32, biri 40, biri 41 ve en büyüğü de 47 metre olmak üzere 5 adet tekne var.” diyen Hüseyin Mengi, “Bizim en büyük sıkıntımız, bulunduğumuz konum itibariyle atölyelerimizin küçük olması. Artık 50 metreye ulaşan tekliflerle karşı karşıya kalıyoruz. Dolayısıyla yerlerimizi hazırlamak zorundayız. Aynı zamanda bizim sektörün müşterisi artık çok seçici hale geldi. Artık yaptığınız işi beğenir ancak imalathanenizi beğenmezse size iş vermiyor. Dolayısıyla atölyemizi hem daha büyük, hem daha düzenli hale getirmek için çalışmalara başladık. Geçen sene aldığımız kararla ciddi bir yatırıma başladık. Mevcut hangarımızı yükselttik, genişlettik ve uzattık. Beş katlı, içinde depo işçilerin dinlenme yerleri de olan bir idari bina yapmaya karar verdik. Şu anda yüzde 70’i tamamlandı.” şeklinde konuşuyor.
Yenileme çalışmalarını sadece Mengi Yay için düşünmediklerini söyleyen Hüseyin Mengi, “Bütün Nuh Sanayi Sitesi olarak sitenin çehresini değiştirmeye karar verdik. Bunun için de sahilden başladık çalışmalara. İskelemizi yaptık, çevresini düzenledik, trafomuzu yeniledik şimdi de yangın sistemini, ırgatımızı ve genel aydınlatmayı sağlayacak jeneratör sistemini kuruyoruz. İdare binamızı yapıyoruz, belediyeden onayımızı aldık ama tabi uzun bir yolumuz var.” ifadelerini kullanıyor.

2013’e kadar Nuh Sanayi Sitesi tamamen yenilenecek
Aynı zamanda GİSBİR Yönetim Kurulu’nda yer alan ve Nuh Sanayi Sitesi Yönetim Kurulu Başkanı olan Mengi Yay Yatçılık Genel Müdürü Hüseyin Mengi, Mengi Yay Yatçılık, Nuh Sanayi Sitesi ve sektör hakkında şunları söylüyor: “Benim hedefim sadece Mengi Yay Yatçılık’ın atölyelerini düzeltmek değil. Bütün Nuh Sanayi Sitesi’ni düzgün bir hale getirmek. Çünkü burası dünyada eşi benzeri bulunmayan sıfırdan gelip bir tekne yaptırıp gidebileceğiniz bir çarşı. Buranın en büyük şanssızlığı 82-84 yıllarında herkesin elindeki bütün imkanlarını sıfırlayarak buradaki atölyelerini yapması. 84 yılında yapılan atölyelerle 2012 yılına giriyoruz. Ayvansaray’da 3-5 metrelik tekneler yapan firmalar olarak burada 26 metrelik atölyelere gelince ‘burayı nasıl dolduracağız’ diye düşünürken, şimdi sığamaz hale geldik. Site yönetimi olarak önce sitemizin ortak mahallerini düzeltip, gücü olan arkadaşlarımıza da proje verip dükkanlarını, atölyelerini yeniletmeyi hedefliyoruz. 2013’e kadar Nuh Sanayi Sitesi’ni tamamen yenilemek istiyoruz.”

“Nuh Sanayi Sitesi’nde 57 üyemiz, irili ufaklı 58 adet çeşitli ebatlarda atölyelerimiz var. Bunların yarısından çoğu tekne üreticisi. Burada 3-5 metrelik sandallardan 55 metrelik yatlara kadar her boy tekne yapılıyor. Sitemize girdiğiniz zaman bir firma ile direkt anahtar teslim anlaşabildiğiniz gibi; örneğin sadece ahşap işini bir yere yaptırıp, yan taraftaki komşuya boya, elektrik, tesisat, mekanik, döşeme vs. işlerini verebiliyorsunuz. Yani müşteri kendi kontrolünde de teknesini yaptırabiliyor. Tabi site içerisinde sizin şartlarınıza uyan bir uygulamacı veya tedarikçi bulmazsanız dışarıdan da bu hizmeti alabilirsiniz. Sadece tüm tersanelerde olduğu gibi, bunun belirli kuralları, şartları vardır.”

5 atölyemizi birleştirerek tek atölye haline getireceğiz
 “Mengi Yay Yatçılık olarak burada 26 metreye 10 metre 6 tane atölyemiz ve kooperatifin sahasını kullanarak yaptığımız bir küçük bir büyük iki tane hangarımız var. Biz bu altı atölyenin beşini komşularımızla değiştirerek yan yana getirebildik. Bu 5 atölyemizi 2013’e kadar tek atölye haline getireceğiz. Yani 50 metreye 26 metrelik büyük bir hangar yapacağız. Altıncı atölyemizi ise idari binaya çevirdik. Orada kooperatifin sahasını kullanarak yaptığımız 47 metreye 24 metrelik bir hangarımız var. Böylece yatırımlarımızı tamamladığımızda 6 tane 26-27 metre tekne yapmak yerine iki tane 45 metre 3 tane de 50 metre tekne yapacak yere ulaşıyoruz.”

Çelik işini Yalova’da yapıyoruz
“Bunun dışında Yalova’da da iki yerimiz var. Bir tanesi tersaneler bölgesinde, ortak olduğumuz bir grup. Nuh Sanayi Sitesi’nde hem biz hem de diğer birçok esnaf ahşap ve polyester gibi yanıcı madde işlediği için, çelik tekne imalatımızı Yalova’daki bu yerimizde yapıyoruz. Çelik tekne kabuğunu orada bitiriyoruz. Astar boyasını atıp Tuzla’ya çekiyoruz. Burada ufak tefek rötuşlar hariç çelik işi neredeyse hiç yapılmıyor.”
“Yalova’daki ikinci yerimiz ise kendi tapulu yerimiz. 9 dönümlük bir alandı ancak yol geçince 5 dönüme düştü. Daha önce Tuzla’dan tamamen ayrılıp oraya gitmek gibi bir fikrimiz vardı ama alanımızın daralmasının yanı sıra, geçen yıl orada bir teknemize bakım yaparken gördüğümüz; denizin çok dalga vermesi ve rüzgar alması da bizi vazgeçirdi.”

Kendi yaptığımız teknelerin bakımına öncelik veriyoruz
“Mengi Yay olarak biz daha çok kendi yaptığımız teknelerin bakım-onarımını yapmak istiyoruz. Tabi, günün şartları, dışarıdan iş geldiğinde almamazlık etmek zor. Kendi yaptığımız teknelerimize öncelikli olmak üzere tamir bakım hizmeti veriyoruz. Daha önceki senelerde olduğu gibi kapasitemiz doluysa, komşu arkadaşlarımızla paslaşarak onları yönlendirebiliyoruz veya biz takip edip onlara yaptırabiliyoruz.”
“Tekne üretiminde yüzde yüz siparişle çalışıyoruz. Ama örneğin, bir müşterimize 30 metre bir tekne üretiyoruz. İki sene sonra müşteri daha büyük bir tekne istiyor bizden. Dolayısıyla bunu takasla geri alabiliyoruz. Böyle durumlar olduğu zaman, hazır yapmamamıza rağmen elimizde tekne olabiliyor. Geçtiğimiz sene de böyle birkaç tane tekne elimize geldi, şu ana kadar da hemen hemen hepsinin satışını yaptık.”

Önümüzdeki yıllarda hazıra tekne yapacağız
“Tabi siparişle tekne yapmanın birçok kolaylığı var. Hazıra yaptığınız zaman bazı noktalarda nasıl yapsak diye kararsız kalabiliyorsunuz. Müşteriye yaptığınız zaman kararı ona bırakıyorsunuz. Ama hedeflerimiz arasında, önümüzdeki yıllarda 4-5 yılda bir de olsa hazıra tekne yapmak var. Çünkü yurtdışı fuarlara teknenizle çıkmanız gerekiyor. Maketle çıktığınız zaman istediğinizi elde edemiyorsunuz. Müşteri ürünü görmek istiyor.”
“Mengi Yay 3 ortaklı bir firma. Ortaklardan birisi kardeşim, birisi Muzaffer Yay. Mühendis kadromuzda 5 tane mühendis arkadaşımız var. Mimarlık hizmetini taşeronla karşılıyoruz. Mühendis kadromuz olmasına rağmen mühendislik projelerini de yurtdışından veya Türkiye’den dışarıdan alıyoruz. Mimar konusunda da hem yurt içi hem de yurtdışından çalışmayı tercih ediyoruz. Bunun dışında çok tecrübeli ustalarımız var. Toplam kadromuz 48 kişi. Ama taşeronlarımızla baktığınız zaman yaklaşık 200-250 kişiyle çalışıyoruz.”
“2009’da sipariş alıp 2011’de teslim ettiğimiz 4 tekne var. 2010’da aldığımız işleri de 2012’de teslim edeceğiz. 2011 yılında şu ana kadar fuar da dahil ciddi görüşmelerimiz oldu ama sonuçlandırabildiğimiz bir iş yok. Ama yılbaşına kadar hedefimiz en az bir tane sipariş almak. İmza aşamasına geldiğimiz önemli bir işimiz var; sonuçlandırmak üzereyiz. Tabi bunun akabinde 2012’nin 4. ayına kadar bir iş daha almamız lazım.”

Avrupa’daki kriz sektörü etkiledi
“Biz aslında çok krizler geçirmiş bir ülkeyiz. Bizim gibi Avrupa’ya çalışan sektörleri Türkiye’deki kriz çok fazla etkilemiyordu. Ama Avrupa’da krizi kimse beklemiyordu. Sektör, Yunanistan, İtalya gibi Avrupa ülkelerinde yaşanan krizlerden etkilendi. Çünkü özellikle İtalya iyi bir tekne üreticisi, onların özellikle küçük boy teknelerde fiyatlarını çok aşağı çekmesi Türkiye’yi çok etkiledi. 2008’e kadar bizler müşterimizi nerdeyse seçer hale gelirken, şimdi artık müşteri bulamayacak noktaya geldik. Bundan 10-15 gün önce başımıza gelen bir olay var: Müşteriyle anlaşmak üzereyken, müşteri bize Yunanistan’dan doğru fiyatı 2 milyon 400 bin euro olan bir teknenin kendisine 1 milyon euro’ya teklif edildiğini söyledi. O müşterinin yerinde ben de olsam 2 milyon 400 bin euro fiyatı olan marka bir tekneyi 1 milyon euro’ya alırım.”

Arap ülkelerine yönelmemiz lazım
“Yine de özellikle büyük tekne üreticileri olarak baktığımızda ilerinin parlak olduğuna inanıyorum. Özellikle son 1 sene iyi değil. 2008 ve 2009 daha iyiydi. 2010 biraz düşüş gösterdi ama 2011 bence sıfırdı. Ben 2012’yi de çok iyi görmüyorum. Ama tabi bu böyle sürmeyecek. 2013-2014’ün iyi olacağını ümit ediyoruz. Özellikle Arap ülkelerini hedefliyoruz. Meslektaşlarım adına da, oralardan iyi işler alacağımıza inanıyorum. Bu bölgeye yönelmemiz lazım çünkü Avrupa’nın toparlanması 2-3 sene daha sürebilir.”

“Türkiye’de hiçbir zaman yatçılıkla ilgili herhangi bir teşvik olmadı. 1-2 sene önce ciddi bir çalışma yaparak geçen sene sonuçlandırılan bir Türk bayrağına geçme projesi vardı. Türk bayraklı teknelerde çok büyük vergi oranı vardı ve bu düzenli bir hale geldi. Tabi bu güzel bir gelişmeydi ama bizim satışımızı arttırmadı. Çünkü herkesin bildiği üzere, yabancı bayrak gibi başka yollar da vardı.”

“Bugün Avrupa ülkelerinde ortalama 100 kişiye bir deniz aracı düşerken bizde bu sayı 2000. Bizde şu mantık var: adamın megayatı da olsa, hafta sonu balığa gitmek için ufak bir teknesi de olsa ‘teknesi varsa zengindir, ne iş yapıyordur acaba?’ sorusu hep sorulur. Bugün İstanbul’un ve ülkemizin çeşitli bölgelerinde 7 milyon dolara bir daire veya gayrimenkul satılırken kimse alan hakkında böyle bir şey söylemiyor. Ama 1 milyon dolarlık teknesi olsa, ‘kesin bu adam başka bir şey yapıyordur’ deniliyor. Önce bu bakış açısından kurtulmamız lazım.”

İnsanları denizciliğe teşvik etmek gerek
“Üç yanımız denizle çevrili, iklim olarak çok güzel bir ülkede yaşıyoruz. Ama denizlerimizden faydalanmıyoruz. İnsanları denizciliğe teşvik etmek gerekiyor. En azından 10-15 metreye kadar olan küçük teknelerde vergi indirimi vs. gibi teşvikler olmalı. Bu ülkede en azından bin kişiye bir teknenin düşmesi lazım. Boyu 3 metre olmuş 33 metre olmuş önemli değil. Bizim ‘en iyi tekne arkadaşımın teknesi’, ‘tekneyi bir alırken sevinilir bir de satarken sevinilir’ bakış açısından kurtulmamız lazım.”

“Marinaların azlığı da ciddi bir sorun. 30 metre yatı olan bir insan yılda 60-70 bin TL marina kirası ödemek durumunda kalıyor. Tabi böyle olunca insanlar tekne almaktan vazgeçiyor, kiralıyor. Daha çok marina olması ve bunların düzene sokulması, denetlenmesi lazım.”

GİSBİR’de yatçılığı temsil ediyorum
“Kendi şirketimizi bir yere getirdik ve yönetimde bu işi sürdürebilecek bir yapıyı oluşturduk. Arkadaşlarımızın da desteğiyle Nuh Sanayi Sitesi’ni nasıl güzelleştirebiliriz diye yönetime talip olduk. İyi de gidiyoruz. GİSBİR Yönetim Kurulu’na da açıkçası hiç aklımda yokken başkanımız sayın Murat Kıran’ın daveti üzerine girdim. Bu kadronun içinde olmaktan da gurur duyuyorum. Genç bir yönetim kurulu var ve çok iyi bir sistemle çalışılıyor. Herkesin bir görevi var. Biz Nuh Sanayi Sitesi olarak yıllarca GİSBİR yönetimine öcü gözüyle baktık. Belki onlar da zamanında bize, ‘bunlar sandalcı’ mantığıyla bakmış olabilir. Ama buradan çıkan güzel tekneler, megayatlar ve Türkiye’de yatçılığın çok ilerlemesi, herkesin dikkatini çekti. Ben GİSBİR’de bir nevi yatçılığı temsil ediyorum.”

Küçük tekne lüks değil
“Yat inşa ile ilgili gerek sektör olarak, gerekse devlet olarak bir yol çizmemiz lazım. Bu sektörde ilerlemek istiyorsak, ‘teknesi olan zengindir’ bakışından kurtulmamız lazım. Dünya dördüncülüğünde olduğumuz söyleniyor ama bence daha önlerde olmalıyız çünkü bizde çok iyi bir insan ve iş gücü var. Bu mantaliteyi ortadan kaldırabilirsek, herhalde daha çok tekne yaparız. İnsanların 3 metre de olsa bir deniz aracı olmalı. Hafta sonu ailenle 5-6 metrelik bir tekneyle denize açılmak bir lüks değil. Bunun teşvik edilmesi ve en önemlisi bence 2. el yabancı markaların yurt içine yabancı bayrak ile de olsa girişine izin verilmemesi lazım diye düşünüyorum.”

 

R E K L A M

İlginizi çekebilir...

D-Marin, Ödüllü ESG Programı Kapsamında Dünya Çevre Günü'nü Kutluyor

2025 Dünya Çevre Günü şerefine, D-Marin Akdeniz ve Körfez bölgelerindeki seçkin marinalarında çevresel performansta önemli ilerleme kaydettiği bir yıl...
5 Haziran 2025

boot Düsseldorf ve Alman Okyanus Vakfı'nın 2026 'okyanus saygısı' Ödülü için Başvurular Başladı

Ocak 2026'da açılışta ödül töreni yapılacak, kazanan projeye 20.000 € para ödülü verilecek...
5 Haziran 2025

Optimist Milli Takımı Avrupa Şampiyonu Oldu

Uluslararası Optimist Sınıf Birliği (IODA) ve Türkiye Yelken Federasyonu iş birliğiyle, Arkas Çeşme Yelken Kulübü ev sahipliğinde düzenlenen 2025 Opti...
5 Haziran 2025

 
Anladım
Web sitemizde kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerez (cookie) kullanılır. Daha fazla bilgi için lütfen tıklayınız...

  • Çatı ve Cephe Sistemleri Dergisi
  • Enerji & DoÄŸalgaz Dergisi
  • Enerji ve Çevre Dünyası
  • Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi
  • Tersane Dergisi
  • Tesisat Dergisi
  • Yalıtım Dergisi
  • Yangın ve Güvenlik
  • YeÅŸilBina Dergisi
  • İklimlendirme Sektörü KataloÄŸu
  • Yangın ve Güvenlik Sektörü KataloÄŸu
  • Yalıtım Sektörü KataloÄŸu
  • Su ve Çevre Sektörü KataloÄŸu

©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Åž. | Sektörel Yayıncılar DerneÄŸi üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.