20 Aralık 2011 | HABERLER 29. Sayı (Kasım-Aralık 2011)

Çizgi Yat Tersanesinde yapımı gerçekleÅŸen ve 2011 sezonunun en önemli ve dikkat çeken yatlarından biri olan “E&E” isimli 42 metrelik motoryatın tasarım projesi, Avrupa yat piyasasında çok bilinen ve birçok ödül almış Artline tarafından yapıldı.
Çizgi Yat Tersanesinde yapımı gerçekleÅŸen ve 2011 sezonunun en önemli ve dikkat çeken yatlarından biri olan “E&E” isimli 42 metrelik motoryatın tasarım projesi, Avrupa yat piyasasında çok bilinen ve birçok ödül almış Artline tarafından yapıldı.
Konsept proje halinde olan tasarımı gerçekleştirebilmek için yaklaşık 3 ay süren bir çalışma yaptık ve projeyi uygulanabilir hale getirdik. Doğal olarak uygulama projesini yaptığımız bu tasarım da fabrikamızda hayat buldu. Proje, imalat ve montaj ayakları olan bu komple işi 16 ay içinde bitirdik ve zamanında teslim ettik. Eylül 2011 başında suya inen tekne bu seneki Monaco Boat Show’a katıldı ve oldukça iyi tepkiler aldı. Tasarımcıların da memnuniyeti bizim için sevindirici oldu.

İşe alt güvertede bulunan gemi personeli kamaraları, mutfak ve yaşam ile depolama alanlarından başladık. Bu bölümde tam bir mock-up çalışması yaptık. Öyle ki, kamaralara girdiğinizde aydınlatmalar çalıştırıldı, banyo ve wc mekanları duvar kaplamalarına kadar kuruldu, zemin malzemeleri kaplandı, yatak çarşafları dahi konuldu. Tabi ki bu durumdan en çok tekne sahibi memnun oldu.

Tasarımı ALG Design tarafından yapılan personel bölümünün en dikkat çekici yönü, çok geniş ve kullanışlı mekanlar, gözü yormayan renk ve malzeme seçimi oldu. Düz ve yalın hatlara sahip tasarımın imalatı ve montajı oldukça zahmetli geçti. Parlak laminat ağırlıklı malzeme seçimi ve eğimli yüzeylerin fazlalığı, bizim için imalatı ve montajı zorlaştıran bir unsur oldu. Ancak başarılı bir iş çıkardık. Personelin günlük hayatının geçtiği, mutfak ve yemek masasının olduğu “Crewmess” bölümü, teknenin en rahat yeri oldu. Ancak imalatın ve montajın da en uzun sürdüğü yer yine burası oldu.

Ana güvertede büyük bir salon ve yemek bölümü, mutfak ve baş tarafta Master Kamara yer alıyor. Tasarımı Art-Line tarafından yapılan bu bölümlerde en dikkat çeken özellik ise, çok farklı renk ve özellikte malzemenin kullanılması. Bu kadar farklı malzemeler kullanılarak oluşturulan tasarımın imalatını, özenli ve dikkatli çalışmalar sonunda başarıyla tamamladık. Örneğin, zamanımızın önemli bir bölümünü ahşap kaplama desenlerinin devamlılığının sağlanması için harcadık. Almanya’dan getirttiğimiz “Indian Apple” ahşap kaplama, bol desenli ve renk farklılıkları içeren, çalışması zor bir malzeme. 5 metre uzunluğunda bir duvarda bu desenleri tutturmak için çok fazla mesai harcandı. Örneğin üç güverteyi birbirine bağlayan ana merdiven duvarları, yaklaşık 10 cm’lik yan yana gelen kaplamalı parçalardan oluşan ve desen takibi olan bir sanat çalışması gibi teknenin en can alıcı merkezi oldu.

Tekne genelinde ahşap dışında hakim olan malzeme lake ve farklı renklerde olan deri kaplamalar. Lake yüzeyler “high gloss” olarak tabir edilen süper parlak şekilde bitirildi. Bu durumda fabrikamızın en çok çalışan bölümü cilahane oldu. Son altı ayı 24 saat üç vardiya çalışması ile geçirdik.

Mobilya alt yapısı ise diğer önemli bir madde. Tekneye ilave ağırlık olmaması için yurtdışından gelen hafif marin kontrplak kullandık. Bu yaklaşık yüzde 30 bir ağırlık avantajı sağladı. Ayrıca lake yüzeylerde üst yüzeyi 3 mm HDF kaplı olan hafif kontrplak kullanıldı. Görünmeyen tüm yüzeylerin içi hafiflik sağlanması için boşaltıldı. Tüm karkaslar da hafif bir malzeme olan ayos ağacından yapıldı.

Misafir kamaralarının bulunduğu 1. üst güverte mobilyaları da aynı hafif malzemelerle yapıldı. Üst güvertede 4 misafir kamara ve bir de panoramik salon bulunuyor. Salonda yine Indian Apple kaplama ve gerçek deri görüntülü yüzeyler hakim.

Kaptan köşkü ve kaptan kamarası 2. üst güvertede yer alıyor. Özellikle kaptan kamarası büyüklüğü ve tasarımı ile misafir kamaralarının devamı gibi oldu. Gerektiğinde misafirlere bile tahsis edilebilir. Kaptan köşkü ise koyu renk gerçek deri ağırlıklı malzemenin hakim olduğu bir mekan oldu.

Tekne tasarımı ve uygulaması oldukça uzun ve sıkıntılı bir süreç. Henüz teknenin fiili olarak gövdesi dahi yokken projeyi bitirmiş olmanız gerekiyor. Çok kısıtlı alanlarda birçok teçhizat ve ekipmanın sıkışmış olduğu bir organizasyonu öngörmek ve en az hata ile işe başlayıp bitirmek zorundasınız. İmalat göreceli olarak daha kolay ancak iş montaja geldiğinde zamanla yarışmanız gerekiyor.

Daha önceki tekne projelerimiz olan,  42 metrelik “Annabella” ve  31 metrelik “Merlin” isimli yelkenli teknelerin tasarımını ve uygulamasını da başarıyla tamamladık. Annabella klasik bir Bodrum guleti, ancak içinde 5 yıldızlı bir otel odasından beklenen her türlü konfor sağlandı. Merlin ise modern bir yelkenli tekne. Minimalist tasarım, fonksiyonlu ve konforlu kamaralar ile kullanılan renklerin açıklığı sayesinde çok ferah mekanlara sahip ilgi gören bir tekne oldu.
 

---

R E K L A M